KEMİKLERE BİR BAK

Yüce Allah (c.c.) Kuran-ı Kerim’de şöyle buyuruyor: “Şimdi sen kemiklere bir bak! Onları nasıl yerli yerince düzenliyoruz? Sonra ona nasıl et giydiriyoruz?”

(Bakara Suresi 259. ayet)

3-595

İnsan bedenini inceleyen bilim keşfetmiştir ki; Embriyodaki kıkırdak doku, ayette buyrulduğu gibi sonradan kemikleşmeye başlıyor. Bu aşamadan sonra da kas etleri oluşarak kemikleri sarıyor.

bebek kemik embriyo (2)

Ayette geçen “lahm” kelimesi bizim gıda ismi olarak kullandığımız “lahmacun” kelimesindeki lahm yani ettir. Kuran’da kas etleri için kullanılmaktadır.

bebek embriyo  (5)

Kuran-ı Kerim ayeti kerimesinde 1400 yıl önce haber verilen bu kemik oluşum sıralaması, o çağda bilinmiyordu. Asırlar sonra bilim bu hakikate ulaşabilmiştir.

bebek kemik embriyo (3)

Melik Abdülaziz Üniversite'sinde yapılan bir araştırmada görev alan bilim adamı Zendani diyor ki; alanında uzman bilim adamlarına şu soruyu sorduk: "İnsanın, ana karnında yaratılışında önce kemikler mi, yoksa et mi yaratılır?" Hepsi de "Kemikle et aynı zamanda gelişir." dediler. Fakat Kur'ân böyle demiyordu. Ayrı ayrı zamanlarda olduğunu bildiriyordu. Bunun üzerine, bir de kitaplarına müracaat etmelerini rica ettik.

bebek embriyo  (6)

Her biri kitaplarını karıştırmaya başladı. Bilâhere teker teker şöyle dediler: "Affedersiniz, hâfızamıza güvenerek cevap vermekle yanılmışız. Önce kemikler teşekkül ediyor, hemen arkasından et giydiriliyor. Durum süratle cereyan ettiğinden, aynı anda meydana geldikleri zannına kapılmışız." Daha sonra, embriyoloji ve nisâiye sahasında dünyaca meşhur on beş kadar mütehassısa da bu konuları sorduk. Farklı bir şey söyleyene rastlamadık.”

bebek kemik embriyo (1)

Günümüz araştırmalarında, Tıp Fakültelerinde; Embriyolojinin Kur'ân ve hadiste bulunan bilgilere uygunluğu, açıkca ortaya çıkmıştır.

 bebek embriyo  (2)

Kemiklere et giydirdik ayeti kerimesi, bir insanın bilmesinin imkansız olduğu, tahmin etmenin de mümkün olmadığı, bilimin asırlar sonra ulaşabildiği büyük bir hakikat barındırmaktadır. Demek ki anne karnında yaratılan insanın önce kemik yapısı kodlanıyor.

 bebek kemik embriyo (5)

Elmalılı Hamdi Yazır hoca, kemiklerin yaratılışı ve görevleri hakkında şunları ifade etmektedir: “Yani bir çiğnem et parçasından birtakım kemikler yarattık ki, bunlar hikmetin gereği üzere vücudun çatısını meydana getiren direkleridir. Ne hoş ve güzel hikmettir ki, yumurtanın kabuğu tavuğun karnında iken yumuşak olup dışarı çıkınca sertleştiği gibi, kemikler de anne rahminde iken yumuşaktır ve çocuk doğduktan sonra sertleşecek bir harikuladelikle yaratılmışlardır. Arkasından o kemiklere bir et giydirdik, bütün o kemikler, her birine uygun birer et ile donatılarak tamamı zarif bir et kisvesiyle giydirilip kuşatılmıştır.”

bebek kemik embriyo (4)

Aynı konu Mü'minun Suresi, 14. Ayet-i Kerime’de de geçmektedir: “Sonra o su damlasını bir alak, embriyo olarak yarattık; ardından o alak'ı hücre topluluğu bir çiğnem et parçası olarak yarattık; daha sonra o çiğnem et parçasını kemik olarak yarattık; böylece kemiklere de et giydirdik; sonra bir başka yaratışla onu inşa ettik. Yaratıcıların en güzeli olan Allah, ne Yücedir.”

bebek kemik embriyo (6)

Yazımızın başında bir bölümünü paylaştığımız Ayet-i Kerime’nin tamanında çok ilginç bir diriliş hikâyesi vardır. Buyrun birlikte okuyalım:

“Şu adama bakar mısın? O evleri çökmüş, yıkılmış bir şehre uğramıştı. “Burayı ölümünden sonra Al- lah nasıl diriltir, acaba?” demişti. Bunun üzerine Allah O’nu öldürdü. 100 sene sonra diriltti. “Ne kadar kaldın böyle?” diye sordu. O dedi ki; “Bir gün ya da daha az süre kaldım.” Allah buyurdu ki; “Hayır, 100 sene kal- dın böyle.” “Yiyeceğine ve içeceğine bak bakalım, hiç bozulmamış. Bir de eşeğine bak!” “Bunları, senin duru- mun insanlara ibret olsun diye yaptık.” “Bak bakalım kemiklere, onları nasıl birleştirip düzenliyoruz? Sonra nasıl onlara et giydiriyoruz?” Gerçeği açıkça öğrenince dedi ki; “Artık çok iyi biliyorum; Allah’ın her şeye gücü yeter.” (Bakara 259)

bebek kemik embriyo (7)

100 SENE SONRA DİRİLİŞ: Bu ayet-i kerimede Allah (c.c.), ölüp 100 sene sonra dirilen kulunu örnek gösteriyor. Yaşatan, öldüren ve dirilten Allah’tır. Allah (c.c.), öldürdüğü kulunu; dilediği zaman, dilediği yerde ve dilediği şekilde tekrar diriltir.

bebek embriyo  (3)-1

Genel kural olarak; ölen kullar, ahiret günü dirilecektir. Ancak Allah (c.c.) dilerse dünyada da ölen kulunu diriltebilir. Allah (c.c.) ölen kuluna, dilerse 1 saat sonra, dilerse 1 gün sonra, dilerse de 100 yıl sonra tekrar hayat verebilir.  Ashab-ı Kehf de 309 yıl uyumuştu. Kuran-ı Kerim’de dünyada dirilmeye birçok örnek vardır. Bu ayet-i kerime de onlardan biridir.

Tarihi rivayetlere göre; ayet-i kerimede geçen şehir; Babil hükümdarı Buhtunnasr’ın, Milattan önce 597 yılında yıkmış olduğu Kudüs’tür. Şehirde öldürülen halk da İsrailoğulları’dır.

bebek kemik embriyo (9)

HZ.ÜZEYR (A.S): O şehre uğrayıp ölen ve 100 sonra da dirilen kişi de Hz. Üzeyr’dir. (a.s.) Hz.Üzeyr’in ismi, Kuran-ı Kerim’de Tevbe suresinde geçer.Yahudi kaynaklarında ismi Ezra diye geçer. Hristiyanlar nasıl Hz. İsa’nın Allah’ın oğlu olduğunu iddia etmişlerse, Yahudiler de Hz.Üzeyr’in Allah’ın oğlu olduğunu iddia etmişlerdir. Hz. Üzeyir’in, Hz. Süleyman’dan sonra yaşadığı rivayet edilmektedir. İbn Abbas’ın, “Üzeyir’in peygamber olup olmadığını bilmiyorum” dediği kaynaklarda yer alsa da, İslam âlimlerinin çoğu Hz.Üzeyr’in peygamber olduğunu nakletmişlerdir. Yahudi geleneğine göre; Ezrâ bir peygamber değildir, fakat Yahudilik’te peygamberden üstün bir konuma sahiptir.

 bebek kemik embriyo (8)

 

Allah (c.c.) Hz.Üzeyr’i dirilttikten sonra melek aracılığı ile konuşmuştur. Hz.Üzeyr, 100 yıl önce öldüğünde gündüz idi. 100 yıl sonra dirildiğinde güneş batmak üzere idi. Zannetti ki; O gün uyudu ve uyandı. Hz.Üzeyr, gözleri önünde eşeğinin de dirilişine şahit oldu.

Rivayete göre, Hz.Üzeyr, dirildikten sonra eşeğinin sırtında daha önce yaşadığı şehre geldi. Evine döndüğünde kendisi genç, torunları ihtiyardı. 100 yıl içinde çok şey de- ğişmişti. Kendini tanıttı. Kavmi; “Üzeyr bizim atamızdır, yüz sene önce yaşamış” deyip ona inanmaz.

bebek kemik embriyo (10)

Hz.Üzeyr (a.s.) kendilerine geçmişten haberler verdi. İsrâiloğulları, “Sen Üzeyir isen Tevrat’ı bize oku” dediler. Üzeyir de Tevrat’ı onlara ezberden okudu. Tevrat yıllar önce savaşta yakılıp kaybolmuştu.

Hz.Üzeyr, yıllar önce Tevrat’ın gömülmüş olduğu yere onları götürüp, Tevrat’ı çıkardı. Üzeyir’in okuduğu Tevrat’la çıkarılan Tevrat arasında hiçbir fark göremediler. Böylece O olduğuna ikna oldular.

bebek kemik embriyo (12)

Bazı Yahudiler, Allah’ın O’nu 100 sene sonra diriltme- sinin hikmetini saptırıp Hz.Üzeyr’e haşa “Allah’ın oğlu(!)” dediler. İsrâiloğulları, “Üzeyir’e bu bilgi ve mucize ancak Allah’ın oğlu olduğu için verilmiştir” dediler. Üzeyir kaybolan Tevrat’ı da yeniden ortaya çıkardığı için yahudiler, O’nu Allah’ın oğlu kabul ettiler.

bebek kemik embriyo (17)

İbn Abbas (r.a) Hz.Üzeyr hakkında şunları söyler: “Üzeyr İnsanlar için bir mucize oldu. O çocuklarının çocuklarıyla, torunlarıyla oturuyordu. Torunları ihtiyar, o gençti. O öldüğü zaman kırk yaşında idi. Dirildiği zaman da öldüğü gün gibi kırk yaşında oldu.”

bebek kemik embriyo (11)

HÜLASA: Bu ayet-i kerime bir ibret ve mucize örneğidir. Allah izin verirse insanoğlu, insanın senelerce uyutulduğu ve yıllar sonra uyandırıldığı bir teknolojiye sahip olabilir. Nitekim Bitkisel hayata giren komadaki kişinin uyutulması bunun bir adımı olarak kabul edilebilir.

bebek kemik embriyo (13)

Yazımızın sonunda bitkisel hayat konusuna bakalım.

BİTKİSEL HAYAT NEDİR?

Bitkisel hayat, bir insanın geçirdiği kaza veya rahatsızlık sonrası beyninde geri dönüşümü olmayan bir hasar alması ile oluşur. Bir kişinin bitkisel hayata girmesi sonucu, beyin çalışma fonksiyonları tamamen kaybolmaz, hareketsiz bir şekilde yaşam devam eder. Bitkisel hayata girmiş bir insanın, beyinsel işlevi devam eder ve nefes alır. Bitkisel hayat esasında hasta bilinçsizdir, fakat kalbi atmaya devam eder. Bitkisel hayata girmiş bir insan, bilinçsiz durumdadır ve isteklerini dile getiremez. Gözleri bazen açılabilir.

bebek kemik embriyo (14)

İnsanoğlu ne yaparsa yapsın ruh verme, can verme, diriltme imkanına sahip olamayacaktır. Ancak yaratan, dirilten ve öldüren Allah’tır. Yaratmak ve diriltmek Allah’a mahsustur. Bu ayet-i kerime; Allah’ın (c.c.) kullarını öldürdükten sonra tekrar diriltmeye kadir olduğununun ve âhiret hayatının bir delilidir.

bebek kemik embriyo (15)

“Gidip de geri gelen var mı?” diye boş laflar edenler vardır. İşte Üzeyr (a.s) gidip de geri gelenlerdendir. O’nun kıssasından ders alalım ve O’nun gibi teslim olalım:“Gerçeği açıkça öğrenince dedi ki; “Artık çok iyi biliyorum; Allah’ın her şeye gücü yeter.”

bebek kemik embriyo (16)

HAZIRLAYAN: AYHAN TALHA BAYRAKTAR

Editör: AYHAN BAYRAKTAR