Sağlık

Doktorlar 6 ay ömür biçmişlerdi, 5 yıldır nasıl yaşadığını açıkladı!

4. evre akciğer kanseri tanısı konulan Hacer Ağdan, yenilikçi tedaviler sayesinde 6 aylık ömür tahminini geride bırakıp 5. yılını kutladı.

Abone Ol

İzmir'de yaşayan ve ihracat kıdemli uzmanı olarak çalışan 44 yaşındaki Hacer Ağdan’a 2019 yılında 4. evre akciğer kanseri teşhisi kondu.

Doktorlar, kendisine 6 ay ile 1 yıl arasında yaşam süresi biçerken, Ağdan yenilikçi tedavilerle hayata tutunarak beşinci yılını geride bıraktı. Bu süreci diğer hastalara moral vermek amacıyla paylaştı.

Doktorlar 6 ay ömür verdi ama umut kazandı

Ağdan, şiddetli baş ağrıları ve diğer rahatsızlıkları nedeniyle doktora başvurduğunda beyin MR’ı sonucu çok sayıda lezyon tespit edildi. İlk başta enfeksiyon hastalıklarına dair şüpheler oluşsa da, daha sonra yapılan genetik testlerle 4. evre akciğer kanseri teşhisi konuldu. Alınan lezyonların kötü huylu olmadığı belirlendi, ancak teşhis dönemi oldukça zor geçti.

Ameliyat ve tedavi süreci moral ile aşıldı

Teşhisin ardından Ağdan, Medikal Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. Gürbüz Görümlü’nün tedavi planına dahil edildi. Genetik testler sonucunda "akıllı ilaç" tedavisine uygun olan Ağdan, bu süreçte kontrollerini aksatmayarak hayatına devam etti. Beşinci yılını geride bırakmış olmanın mutluluğunu dile getiren Ağdan, motivasyonun ve moralin bu süreçteki önemine vurgu yaptı.

Pes etmeyenlere umut veren bir başarı öyküsü

"6 ay 1 yıl ömür verilen beyin metastazlı bir hasta olarak 5 yılı devirmenin mutluluğu tarifsiz. Tüm hastalara moral olmasını umuyorum." - Hacer Ağdan

  “Kanser korkutucu bir hastalık ama bunu kabullenip yol aldığınızda hayat size güzel sürprizlerle eşlik edebiliyor. 6 ay - 1 yıl ömür verilen beyin metastaslı bir hasta olarak 5 yılı devirmenin mutluluğu tarifsiz. Tüm hastalara moral olmasını umuyorum. Çok zor bir süreç. 4. evre kanser teşhisi söylenince ürkütücü olmuştu. İlk başta doktorlardan herhangi bir yorum almamıştım. Etrafımda ailem, beni seven dostlarım ve arkadaşlarım sayesinde bu süreci atlattığımı düşünüyorum. Bu süreci atlatmamdaki sebep moral ve motivasyonumun yüksek olması.”

  “Hayat kısa, hepimize kısa ama o an daha da kısa olduğunu öğrendim” 
“Kendimi keşfetmeye yöneldim. Kendime daha öncelik vermeye başladım. Önceleri başkaları için yaşarken aslında bu hastalık sürecinde kendime çok zaman ayırmadığımı fark etmiştim. Şimdi zamanımı daha çok seyahat ederek, doğada zaman geçirerek, sevdiklerimle birlikte kendime öncelik vererek geçiriyorum. Tahlillerimi, kontrollerimi aksatmıyorum. Doktorum bu süreçte en büyük desteğim, bana yol gösteren kişi oldu. İçimizdeki umut hiçbir zaman bitmemeli. Ben iş hayatımdan da hiç kopmadım, evden çalışmaya devam ediyorum. Kanserle mücadele eden kişilere en büyük tavsiyem, tedaviye açık olsunlar. Hemen pes etmesinler”

Hacer Ağdan, kendine daha fazla zaman ayırmanın ve hayata dair farkındalığını artırmanın önemine değindi. Özellikle sevdikleriyle daha çok zaman geçirip doğada vakit geçirmeye başladığını belirtti. Bu zorlu süreçte iş hayatından da kopmayan Ağdan, evden çalışmaya devam etti ve tedavi sürecinde doktorlarının büyük bir destek sağladığını dile getirdi.

Genetik analizler başarıyı getirdi

Onkoloji uzmanı Doç. Dr. Gürbüz Görümlü, hastasının tedavi sürecinde genetik analizlerin büyük rol oynadığını vurguladı. Hacer Ağdan’ın tedavisinde kullanılan "akıllı ilaçlar" sayesinde metastazların gerilediği ve beşinci yıla sorunsuz bir şekilde ulaşıldığını belirtti. Görümlü, kişiye özel tedavi yaklaşımlarının bu tür vakalarda ne denli etkili olduğunu vurgularken, kanser tedavisinde erken teşhisin önemine de dikkat çekti.

  “Hastamızın beyinde yaygın metastazlar tespit etmiştik. Yaptırdığımız genetik analizde tümörde spesifik olarak bulunan ALK adını verdiğimiz gende mutasyon tespit edildi. Bu bizim için çok kıymetli. Elimizde son derece etkin, akıllı ilaçlarımızdan bir tanesi mevcut. Biz de tedaviye bununla başladık. Bu tedaviyle çok iyi bir cevap elde ettik. Şu anda beşinci yılımızı tamamladık. Herhangi bir hastalığı yok. Ne beyinde ne akciğerde tümörümüz kalmadı. Tam cevaplı olarak tedavisini sürdürüyoruz. Tedaviyi yaparken, hastamızın yan etki açısından son derece konforlu bir dönem geçirmesini sağlayabildik. Günlük hayatına devam edebilme şansına sahip oldu. Bunlar bizim için çok önemli gelişmeler.”

Erken teşhisin önemi vurgulandı

Kanser tedavisinde erken teşhisin büyük önem taşıdığını hatırlatan Görümlü, ileri evre hastalarda dahi etkili tedavilerin uygulanabildiğini belirtti. Genetik analizlerle kişiye özel tedavi yaklaşımlarının bu alanda çığır açtığını ifade ederken, kemoterapi gibi klasik yöntemlerin de bazı hastalar için hala başarılı sonuçlar verdiğini ekledi.

Bu başarı hikayesi, kanserle mücadele eden hastalara umut ışığı olmayı sürdürüyor.

İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!

Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!

Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!

Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!