Bu kişi, okullu anlamda bir öğretmenden çok, etrafındakilere yaşamsal becerileri öğreten bir rehberdir. Avcılığı, ateş yakmayı, doğayı tanımayı öğreten bu ilk kişiler, yazının olmadığı dönemlerde sözlü iletişim yoluyla bilgi aktarımı yapmıştır.
Yazının İcadı Öğretmenlik Mesleğini Nasıl Etkiledi?
Yazının bulunmasıyla birlikte öğretmenlik mesleği daha sistemli hâle geldi. M.Ö. 3200’lü yıllarda Sümerler, çivi yazısıyla kayıt tutmaya başlayınca bu bilgileri öğreten ilk okullar da ortaya çıktı. Sümerli rahipler, hem dini bilgileri hem de matematik, astronomi gibi alanları genç nesillere aktarmakla görevliydi. Bu dönemde rahipler aynı zamanda öğretmenlik de yapıyordu.
Bilinen En Eski Yazılı Öğretmen Örneği Kimdir?
Tarihi kaynaklara göre bilinen en eski öğretmenlerden biri, Sümerli rahip ve yazıcı olan Edubba'dır. Edubba, Sümer şehirlerinde kurulan tapınak okullarında öğrencilere yazı, hesap ve din bilgisi öğretirdi. Bu okullarda eğitim gören öğrenciler, devlet görevlerinde çalışacak kişiler arasından seçilirdi. Bu da gösteriyor ki öğretmenlik, o dönemlerde hem toplumsal hem de yönetsel açıdan çok önemli bir görevdi.
Antik Uygarlıklarda Öğretmenlik Nasıl Yapılırdı?
Mısır’da öğretmenler tapınak okullarında görev yapar, genellikle aristokrat sınıfın çocuklarına eğitim verirdi. Yunanistan’da ise Sokrates ve Platon gibi filozoflar, düşünce temelli eğitim anlayışıyla hem öğretmenlik yapmış hem de felsefeyi temellendirmiştir. Çin’de Konfüçyüs, hem öğretmen hem de ahlaki öğretilerin kurucusu olarak görülür. Bu isimler insanlık tarihinde öğretmenlik mesleğine yön veren figürler arasında sayılır.
Bilinenİlk Kadın Öğretmen Kim Kimdir?
Tarihte adı geçen ilk kadın öğretmenlerden biri, M.Ö. 5. yüzyılda yaşamış olan Hypatia’dır. Hypatia, matematik, astronomi ve felsefe eğitimi vererek özellikle erkek egemen bir dünyada kadınların da eğitim verebileceğini göstermiştir. Hypatia, İskenderiye'deki bilim çevrelerinin saygı duyduğu bir isim olarak kabul edilir.
İlk Öğretmen Figürünün Sembolik Anlamı Nedir?
İlk öğretmen, sadece bilgi aktaran biri değil, aynı zamanda kültür taşıyıcısıdır. İlk öğretmen figürü, yaşadığı dönemdeki değerleri, gelenekleri ve bilgileri bir sonraki nesle aktaran bir köprü vazifesi görür. Bu anlamda öğretmenlik, insanlık tarihinin en eski ve en temel mesleklerinden biri olarak kabul edilir.
Öğretmenliğin Tarih Boyunca Geçirdiği Evrim
İlk çağlardan günümüze kadar öğretmenlik mesleği büyük değişimler geçirmiştir. Sözlü anlatımdan yazılı metinlere, bire bir öğretimden sınıf ortamına, tapınaktan okula geçişler yaşanmıştır. Bugün teknolojik araçlarla yapılan öğretim, geçmişin sözlü anlatımla yapılan derslerine dayanmaktadır. Yani öğretmenlik mesleği şekil değiştirse de özü hep aynı kalmıştır: bilgiyi paylaşmak.Kesin bir isim vermek mümkün olmasa da, öğretmenlik mesleğinin ilk örnekleri Sümerler dönemine kadar uzanır. Sümerli rahipler ve yazıcılar, bilginin sistemli bir şekilde aktarılmasında ilk adımı atmıştır. Daha sonra Antik Mısır, Yunan, Çin ve Roma gibi uygarlıklarda öğretmenlik kurumsallaşmış ve bugünkü hâline evrilmiştir. İlk öğretmen, insanlığın öğrenme ve öğretme serüveninin temel taşı olarak tarihteki yerini almıştır.