Tarih 17 Ocak 2005. O tarihte İnegöl’de Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-kur’lu hastalar anlaşması olmayan eczaneden ilaç alamamaktadır.
Tarih 17 Ocak 2005. O tarihte İnegöl’de SSK ile anlaşması olmayan eczanelerin hastalara ilaç vermemesi ile başlayan tartışmalarda ilçe haklıda tepkisini koymaya başlar.
İşte o tarihte vatandaşların gözüyle yaşanan ilaç sorunu…
Vatandaşın Sesini Dinleyin
Türkiye'de, Emekli Sandığı, SSK ve Bağ-Kur gibi sosyal güvenlik kurumlarına bağlı hastalar, bu kurumlarla anlaşması olmayan eczanelerden ilaç alamama sorunuyla karşı karşıya. Vatandaşlar, yaşadıkları bu sıkıntıları anlatıyor ve çözüm bekliyor.
Muhammed Eren'den Eczanelere Anlayış
MUHAMMED EREN (24) (ÖĞRENCİ) (SSK’LI):
Bu konuda eczanelere suç bulamayız. Belli bir prosedür gereği bu işle uğraşıyorlar. Bu konuda il sağlık müdürlüğünün SSK-Bağ-Kur ve yeşil kartlılarla çalışmayan eczaneleri tatil günlerinde nöbet takvimindeki sırada yer vermemesi lazım.
Mehmet Mete: Yetkililerden Düzenleme Talebi
MEHMET METE (25) (ESNAF) (SSK’LI):
Yaşanan bu sıkıntı SSK’lılaroa büyük tepkilere yol açmıştır. Primlerini hiç aksatmadan ödeyen vatandaş bunun karşılığını alamayınca ister istemez isyan ediyor. Bu konuda yetkililerin gerekli düzenlemelerin yapacağına inanıyorum.
Erkan Tohumcu: Eczacıların Tutumu Üzücü
ERKAN TOHUMCU (29) (ESNAF) (SSK’LI):
Geçtiğimiz günlerde yaşanan bu olaylarda tüm SSK ve Bağ-Kur’lular olarak bizlerde zarar gördük. Bu yaşananları talihsizlik olarak değerlendiriyorum. Bizzat şahit olduğum bir durum. SSK’lı bir hastaya “Paran yoksa, İlaç yok” diyen eczacılar var. Bu eczacıların nöbetçi olarak görev almalarını SSK ve Bağ-Kurlular olarak istemiyoruz.
Sinan Aras: Sorumluluk Siyasi İktidarlarda
SİNAN ARAS (27) (ESNAF) (SSK’LI):
Ülkemizde sosyal sigorta kavramının içini boşaltan siyasi iktidarları bu sorundan sorumlu tutuyorum. Eczacılar paralarını tahsil edemeyince böyle bir durumun oluşumuna sebep oluyor. 21 Yüzyılda bırakın Sosyal Sigorta birimlerine bağlı olmayı, aslında bütün sağlık giderlerinin devletin karşılaması gerekmektedir. Primlerini düzenli yatıran veya yıllarca çalışıp emekli olan insanların bu tür durumlarla karşılaşması gerçekten üzüntü verici bir durum.
Özer Efe: Nöbetçi Eczane Sayısını Arttırın
ÖZER EFE (30) (ESNAF) (BAĞ-KUR’LU):
Böyle bir sıkıntıda yapılması gereken bence nöbet günlerinde 1 yerine 2 tane eczane açık tutulması. Bu normalde de büyük bir sorun. 200 bin nüfuslu bir şehirde tatil günlerinde sadece 1 tane eczanenin açık olması çok kötü bir uygulama. İnsanlar saatlerce eczane arıyorlar. Nöbetçi eczane sayısı ikiye çıkarılırsa hem bu sorun ortadan kalkmış olur hem de nöbetçi eczane aramak için boşuna vakit kaybı yaşamamış oluruz.
Beytullah Tuncel: Eczacılarla Sözleşmeler Yeniden Gözden Geçirilmeli
BEYTULLAH TUNCEL (54) (KİMYAGER) (BAĞ-KUR’LU):
Ben bir Bağ-Kur’lu olarak yaşanan bu olaylardan gerçekten üzüntü duyuyorum. İnsanlar emek harcayıp karşılığında iyi ve kaliteli hizmet almak için gece gündüz çalışıyorlar. Hükümet bu isteği karşılamak için eczacılarla sözleşmeler hazırladı. Fakat gerekli koşullara sahip olamayan bazı eczacılar bu tür sorunlara yol açıyor. Sonuç itibariyle sağlık önemli bir unsur. Bu nedenle vatandaşın bu mağduriyetini önlemek amacıyla gerekli koşulları yerine getirmeyen eczacılara tatil günlerinde nöbet yazılmaması tek çözüm yolu olarak görüyorum.
ARŞİVDEN HABER: 17 OCAK 2006