Marmara Denizi'nde yaşanan trajik olay, bin 250 ton mermer tozu yüklü Batuhan A isimli geminin fırtınada battığı haberinin ardından, gemide bulunan mürettebatın yakınlarını endişeli bekleyişi sürüyor. Olayın ortaya çıkardığı detaylar, geminin ikinci kaptanı Hasan Mehmet Uyanık'ın yola çıkmadan önce oğluna sarılıp "Batacak bu gemi ama hayırlısı" dediği anıyla daha da iç karartıcı bir hal aldı.
Fırtına nedeniyle yaşanan batma olayı, gemide bulunan mürettebatın hayatlarını kaybetme riskiyle birlikte, aileleri arasında büyük bir endişeye sebep oldu. Özellikle ikinci kaptan Hasan Mehmet Uyanık'ın, gemiye çıkmadan önceki sözleri, trajedinin boyutlarını derinleştirdi. Uyanık'ın oğluna olan bu veda sözleri, olayın daha önceden tahmin edilmiş olabileceği veya gemiye teknik bir sorunun sebep olmuş olabileceği ihtimallerini akıllara getirdi.
Yetkililer, kurtarma ekipleriyle birlikte geminin enkazının bulunması ve mürettebatın durumuyla ilgili herhangi bir bilgi sağlamak adına çalışmalarını sürdürüyor. Ancak kötü hava koşulları ve deniz şartları, kurtarma operasyonlarını zorlaştırıyor.
Olayın yaşandığı bölgedeki sahil güvenlik birimleri ve deniz kuvvetleri, kurtarma çalışmalarını sürdürmek için koordineli bir şekilde çalışıyor. Aynı zamanda gemide bulunan diğer mürettebatın aileleri de, sevdiklerinin güvenli bir şekilde kurtarılmasını umut ederek bekleyişlerini sürdürüyor.
Yaşanan bu trajik olay, denizcilik güvenliği konusunda bir kez daha dikkat çekiyor ve gemi seyrine çıkanların daha fazla güvenlik önlemleri alması gerekliliğini akıllara getiriyor. Olayın detayları, kamuoyu ve yetkililer tarafından yakından takip edilmeye devam ediyor.
Balıkesir'in Marmara Adası ilçesinden yola çıkarak fırtınaya yakalanan ve İmralı Adası açıklarında batan Batuhan A isimli gemideki 6 mürettebatın arama çalışmaları, gece boyunca havadan, karadan ve denizden devam etti. Bin 250 ton mermer tozu yüklü geminin kaybolan mürettebatını arama operasyonuna 456 personel katılırken, Türkiye'nin en büyük arama kurtarma gemisi Nene Hatun, Kocaeli'nden gelen TSK'ya ait mayın arama gemisi, Kıyı Emniyetine ait bir uçak, helikopter ve çok sayıda sonar sistemleri ile donatılmış bot ile römorkör de destek veriyor.
Geminin ikinci kaptanı Hasan Mehmet Uyanık'ın oğlu Abdullah Uyanık, babasının yola çıkmadan önce kendisine "Batacak bu gemi ama hayırlısı" dediğini açıkladı. Abdullah Uyanık, "Dün itibarıyla haber geldi. Daha sonra babamı aradım ama ulaşamadım. SOS uyarısı 06.32'de veriliyor ve sinyal 07.12'de kesiliyor. Bunun incelenmesini istiyorum. 40 dakikalık bir süreçte Marmara Denizi'nde nasıl ulaşamıyorlar. Burası Karadeniz değil, Akdeniz değil. Ben de 3 yıl gemilerde çalıştım. Tamam bu saatten sonra bir şey geri gelmeyecek ama sonrası için tedbir alınması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
Uyanık, babasının uzun yıllara dayanan denizcilik tecrübesine vurgu yaparak, "Babam çok eski bir gemici. Gemicilikten kaptanlığa yükseldi. Yaklaşık en az 40 senesi var. En son yola çıkmadan birkaç gün önce iletişim kurdum. Sürekli 'Batacak bu gemi' diyordu. Eski gemi olduğu için ben bırak diyordum ama babam sevdiği için bırakmıyordu. Gemi çok eskiydi. Bu geminin ve buna benzerlerinin hurdaya ayrılması gerekiyor" şeklinde konuştu.
Mürettebatın yakınları, Karacabey'in Kurşunlu Mahallesi'nde bulunan kriz merkezinde bekleyişlerini sürdürürken, arama çalışmalarına katılan ekipler günün ilk ışıklarıyla birlikte havadan, karadan ve denizden geniş bir alanda arama yapmaya başladı. Türkiye'nin en büyük arama kurtarma gemisi Nene Hatun, TSK'ya ait mayın arama gemisi, Kıyı Emniyetine ait uçak, helikopter ve sonar sistemleri ile donatılmış botlar ile römorkör, koordineli bir şekilde arama çalışmalarını yürütüyor.
Bu acil durumda, mürettebatın yakınları kriz merkezinden gelen güncel bilgileri takip ederek, sevdiklerine ait olumlu bir haber bekliyor. Arama çalışmalarının devam ettiği bölgede, yetkililer geminin batma nedenini ve olayın detaylarını araştırarak benzer kazaların önüne geçmek adına önlemler almayı planlıyor.