Bu konuda Diyanet İşleri Başkanlığı’na bağlı Din İşleri Yüksek Kurulu’nun verdiği fetva oldukça açıktır. Namazda surelerin veya ayetlerin Türkçe tercümesi ile okunması caiz değildir.
Neden Türkçe Tercüme Okunamaz?
-
Kur’an’ın lafzı ve manası ayrılmaz bir bütündür.
- Kur’an sadece anlamdan ibaret değildir; lafızları da ilahi kelamın bir parçasıdır.
- Kur’an’ın tercümesi, Allah kelamı değil, bir mütercimin yorumu olarak kabul edilir.
-
İslam alimleri arasında icma (görüş birliği) vardır.
- Kur’an’ın tercümesine Kur’an denilemeyeceği konusunda İslam alimleri hemfikirdir.
- Tercüme edilmiş metinle namaz kılmanın caiz olmadığı konusunda da ittifak vardır.
-
Kur’an Arapça indirilmiştir.
- Kur’an birçok ayette kendisini "Arapça bir Kur’an" olarak tanımlar (Şuara 26/192-195, Zümer 39/28).
- Bu yüzden, başka bir dilde okunması Kur’an kavramını karşılamaz. Namazda başka dilde Kuran'ın okunması olmaz.
-
Peygamber Efendimiz (s.a.s.) ve sahabe uygulaması
- Peygamberimiz (s.a.s.) ve ashabı, namazda hep Arapça Kur’an okumuştur.
- Farklı dillerde Kur’an okunmasına dair hiçbir örnek bulunmamaktadır.
-
Namaz, evrensel bir ibadettir.
- Farklı dillerde namaz kılınması, Müslümanlar arasında birliğin bozulmasına neden olabilir.
- İslam'ın ortak bir ibadet dili olması, ümmet bilincinin korunmasını sağlar.
Peki, Türkçe Anlamını Bilmek Gerekli mi?
Evet! Namazda okunan surelerin ve duaların anlamlarını bilmek ve içselleştirmek son derece önemlidir.
- Ancak bu, namaz sırasında Türkçe okuma zorunluluğu doğurmaz.
- Kur’an’ı anlamak için tercüme ve tefsirler okunmalı, ama ibadet olarak asıl Arapça orjinal metin korunmalıdır.
Din İşleri Yüksek Kurulu, 04.12.1997 tarihinde aldığı 103 numaralı karar ile namazda Kuran'ın Türkçe tercümesinin okunması konusunu ele almıştır. Bu karar ve ilgili görüşler, İslam inancına göre namazın nasıl kılınması gerektiği ve Kuran'ın anlamının önemi üzerinde durmaktadır.
Din İşleri Yüksek Kurulu Kararı ve Gerekçesi:
Kurul, Kuran'ın namazda Türkçe tercümesinin okunmasının caiz olmadığına karar vermiştir. Bu kararın temel gerekçeleri şunlardır:
- Kuran'ın Lafzı ve Manası Birlikteliği: Kuran, sadece anlamdan ibaret olmayıp, aynı zamanda Hz. Muhammed'e (s.a.s.) Cebrail aracılığıyla indirilen lafızlardır. Bu lafızlar, Kuran'ın özgünlüğünü ve kutsallığını oluşturur. Tercüme, Kuran'ın anlamını başka bir dilde ifade etmek olsa da, lafızların yerini tutmaz.
- Tercümenin Kısıtlılığı: Her dilin kendine özgü ifade ve üslup özellikleri vardır. Bu nedenle, hiçbir tercüme aslına tam olarak uygun olamaz. Kuran gibi ilahi bir kitabın tercümesi, onun anlamını ve güzelliğini tam olarak yansıtamaz.
- İslam'ın Evrenselliği: İslam, farklı dilleri konuşan Müslümanların ortak bir dilde (Arapça) ibadet etmesini gerektirir. Bu, İslam'ın evrensel bir din olmasının bir gereğidir. Herkesin kendi diliyle ibadet etmeye kalkışması, farklı yorumlara ve tartışmalara yol açabilir.
- Kuran'ın İcazı: Kuran, benzerinin ortaya konulması konusunda insanlığa meydan okumuştur. Bu meydan okuma, sadece anlama değil, lafızlara da yöneliktir. Kuran'ın tercümesinin, bu icazı taşıması mümkün değildir.
Sonuç
- Namazda Kur’an’ı yalnızca Arapça metniyle okumak farzdır.
- Türkçe çeviri Kur’an yerine geçmez, bu yüzden namazda okunamaz.
- Ancak, dua ederken Türkçe konuşmak serbesttir; çünkü dua, bireysel bir yakarıştır.
Namaz Kılan Kuran Mushafına Bakarak Fatiha ve Sureleri Okusa Namaz Olur mu?
Namazda kıraati Mushaf’a bakarak yapmak konusunda mezhepler arasında farklı görüşler bulunmaktadır.
- İmam Ebû Hanîfe’ye göre, namazda sûre veya âyetleri Mushaf’a bakarak okumak namazı bozar.
- İmameyn’e (Ebû Yûsuf ve İmam Muhammed) göre ise bu durum mekruh olmakla birlikte namazı bozmaz.
- Şâfiî mezhebine göre ise, kişi namazda Fâtiha sûresini Mushaf’a bakarak okursa namazı geçerli olur.
Bu konuda ihtiyatlı olan görüş, kişinin namazda kıraati ezberinden yapmasıdır.
İnanç haberleri için TIKLAYINIZ!
Astroloji ve Rüya haberleri için TIKLAYINIZ!
Kadın Aile haberleri için TIKLAYINIZ!
Kültür Sanat haberleri için TIKLAYINIZ!
