İnanç

Nasıl Selamlaşılır? Selâmlaşmanın İslâm Dinindeki Yeri ve Önemi Nedir?

Selâmlaşma, insanlar arasında sevgi ve saygıyı arttırır, kardeşlik bilincinin pekişmesine katkı sağlar. İşte İslam'a göre selamlaşma adabı...

Abone Ol

Selâmlaşma sevgi ve sevabı artırır

Selâmlaşma, İslâm dininde büyük bir öneme sahiptir. Selamlaşmak da bir ibadettir, birbirine selam veren Müslümanlar sevap kazanırlar.

Müslümanlar arasında barış ve kardeşlik bilincini pekiştiren selamlaşma, Allah’ın emri ve Peygamberimizin sünnetidir.

İslam'a göre selam nasıl verilir?

Bir Müslüman, diğerine “selâmün aleyküm” diyerek barış ve esenlik dilerken, karşıdaki Müslüman da “ve aleyküm selâm” diyerek aynı şekilde karşılık verir.

Dünyanın her yerinde Müslümanlar bu ifadelerle selamlaşırlar: 

“selâmün aleyküm”

“ve aleyküm selâm”

Selamlaşma  karşılıklı dua ve esenlik dileğidir. Selamlaşma İslâm toplumu içerisinde güçlü bağlar kurulmasına vesile olur.

Selâmlaşmanın Dinî Hükmü Nedir?

Kur'an-ı Kerim ve Hadislerde Selâmlaşma

Allah Teâlâ, selâmlaşmayı teşvik eder ve Müslümanlara verilen selâma en güzel şekilde karşılık vermelerini emreder:

“Size bir selâm verildiğinde ya daha güzeli ile ya da dengi ile karşılık verin” (en-Nisâ, 4/86).

Hz. Peygamber de (s.a.v) selâma güzel lafızlar eklemenin sevabını artırdığını belirtmiş ve “es-Selâmü aleyküm” sözüne “ve rahmetullâh ve berekâtüh” gibi eklemeler yapılmasını tavsiye etmiştir (Ebû Dâvûd, Edeb, 143).

Selâmlaşmanın Farz ve Sünnet Oluşu

İslâm âlimleri, selâm vermenin sünnet, almanın ise farz olduğunu belirtirler.

Selâm veren, alan kişiye göre daha fazla sevap kazanır. Bu konuda, Allah Resûlü’nün (s.a.s.) hadisleri de rehber niteliğindedir.

Resûlullah (s.a.s.) selâmlaşmayı Müslümanın Müslüman üzerindeki hakları arasında saymıştır. (Müslim, Selâm, 5, [2162]).

Hz. Peygamber, iki Müslümanın karşılaştığında söze önce selâmla başlamalarını öğütlemiş; küçüğün büyüğe, bir vasıta üzerinde gidenin yürüyene, yürüyenin veya ayakta olanın oturana selâm vermesini uygun bulmuştur.

Topluluk İçinde Selâmlaşma

Topluluk içinde selâmlaşma âdabı da vardır. Peygamber Efendimiz, topluluk içinden bir kişinin selâm vermesini ya da verilen selâmı bir kişinin almasını yeterli görmüştür. Ancak, şâyet topluluktan hiç kimse verilen selâmı almazsa, bu durumda toplulukta bulunan herkes günahkâr olur (İbn Âbidînzâde, el-Hediyyetü’l-ʿAlâʾiyye; Nevevî, el-Mecmû‘).

Sonuç olarak, selâmlaşma, İslâm'da hem bireysel hem de toplumsal ilişkileri güçlendiren, sevap kazandıran ve günahları azaltan önemli bir ibadettir. Selâmlaşmanın bu güzel âdeti, Müslümanlar arasında barış ve kardeşlik duygularını güçlendirir.