Nişanyan, Türklerin batı ile tanışmalarının ardından batılı ülkelere olan hayranlık ve benzerlik arayışının, "biz aslında sizdeniz, biz de bir Fransız kadar saygıya değer ulusuz" düşüncesinin ortaya çıktığını ifade etti. Bu düşüncenin en kısa ve özlü yolu olarak da "biz Arap değiliz" söyleminin kullanıldığını belirtti. Ayrıca Nişanyan, Türklerin kendilerini Avrupalılar gibi gördüğünü ve bu bağlamda Araplar ile karşılaştırıldığında olumsuz bir tavır sergilediğini, ancak kalpteki düşüncelerin farklı olduğunu dile getirdi.
Nişanyan'ın sözleri, Türkiye'deki kültürel ve kimlik tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Bazı kesimler Nişanyan'ın görüşlerine katılırken, diğerleri ise eleştiri ve tepki gösterdi. Arap kültürünün ve Arap halkının Türkiye'de nasıl algılandığı, ulusal kimlik ve dışa açılımın nasıl şekillendiği gibi konular, Nişanyan'ın sözleri üzerinden geniş çaplı tartışmalara neden oldu.
Sonuç olarak, Sevan Nişanyan'ın Türkiye'deki Arap düşmanlığına ilişkin açıklamaları, ülkenin kültürel, kimlik ve ulusal değerlerini sorgulamaya yönelten önemli bir mesele olarak medya ve kamuoyunun dikkatini çekti.
