Sosyal anksiyete, sosyal ortamlarda veya performans gerektiren durumlarda yoğun korku, kaygı ve utanç duygusuyla kendini gösteren bir ruhsal sağlık sorunudur. Bu rahatsızlık, kişinin başkaları tarafından yargılanma, eleştirilme veya reddedilme korkusu yaşamasına neden olur.
Sosyal Anksiyetenin İşaretleri:
Sosyal anksiyete yaşayan bireyler;
Fiziksel olarak: Kalp çarpıntısı, terleme, titreme, mide bulantısı, baş dönmesi, nefes darlığı gibi belirtiler gösterebilir.
Duygusal olarak: Yoğun korku, endişe, utanç, aşağılanma korkusu, yetersizlik hissi yaşayabilir.
Davranışsal olarak: Sosyal ortamlardan kaçınma, göz teması kurmaktan kaçınma, toplum içinde konuşmaktan çekinme gibi davranışlar sergileyebilir.
Nedenleri Tam Olarak Bilinmiyor:
Sosyal anksiyetenin kesin nedenleri henüz tam olarak anlaşılamamış olsa da, genetik yatkınlık, beyin kimyası, kişilik özellikleri ve yaşam deneyimleri gibi faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir.
Yaşamınızı Kısıtlamasına İzin Vermeyin!
Sosyal anksiyete, kişinin sosyal hayatını, iş yaşamını ve genel refahını olumsuz etkileyebilen ciddi bir sorundur. Ancak tedavi edilebilir bir rahatsızlıktır.
Tedavi Yöntemleri:
Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT): Olumsuz düşünce kalıplarını değiştirmeye ve kaygı yaratan durumlarda başa çıkma becerileri geliştirmeye yardımcı olur.
İlaç Tedavisi: Bazı durumlarda, anksiyete belirtilerini hafifletmek için antidepresanlar veya anksiyolitik ilaçlar kullanılabilir.
Destek Grupları: Benzer deneyimler yaşayan kişilerle bir araya gelmek, paylaşımda bulunmak ve destek almak için faydalıdır.
Eğer siz de sosyal anksiyete belirtileri yaşıyorsanız, bir uzmana başvurmaktan çekinmeyin. Doğru tedavi ve destekle bu zorluğun üstesinden gelmeniz mümkün.