Emin Yıldız yazdı
Özgürlüğün özünü,
Ruhu mahküm etmişler
Bir fani ten kafese
Hayatı bağlamışlar
Sıralanmış nefese
Bir nefes dursa eğer
Hayat dururmuş meğer
Hayatı müebbete mahküm etmişler belli
Yaşadığı sürece hürriyeti engelli
Yalnız rüyalar sunar özgürlüğün tadını
Bazen de kısa kısa nefes olur hayaller
Bu iki penceredir özgürlüğe açılan
Gerisi mahkümiyet...
Yaşamak kadar çetin
Nefes kadar mecburi
Can kadar mahküm tene
Bilinmez ki kaç sene
Mahkümluk sayılmaz bu.
Geçici bir buluşma
Ruh, beden ve duygular
Bir araya gelerek
Bir iksiri uygular.
Adına hayat derler.
Bazen musmutlu iken
Bazen çöker kederler
İnsanı mahvederler.
Zaman geçer, ten eskir
Ruh aynı tazelikte
Ve sorgular durumu
Artık benim işim ne
Bu köhnemiş delikte
Gerçek hayat var iken
Bitmeyen özgürlükte
Ve ayrılık kararı..
Herkes kendi yoluna
Ten toprağa karışır
Ruh, sırlar alemine
Duygularsa hicranın
Mahşeri özlemine