"Namaz, müminin miracıdır." Bu söz, namazın İslam dinindeki önemini ve değerini özetler niteliktedir.
Ancak namazın kabul olması için bazı şartlar vardır. Bu şartlardan biri de avret yerlerinin örtülmesidir.
Peki, namaz esnasında avret yerlerinin açılması durumunda namazın geçerliliği ne olur? Bu sorunun cevabı, birçok Müslümanın merak ettiği bir konudur.
AVRET NEDİR?
Avret, İslam dininde örtülmesi gereken vücut bölgelerine verilen isimdir.
Avret yerleri, cinsiyete, duruma ve mezhebe göre farklılık göstermekle birlikte genel olarak örtülmesi gereken ve başkalarına gösterilmesi uygun olmayan bölgelerdir.
Namazda kadının, el, yüz ve topuklardan aşağısı hariç tüm bedeni, erkeğin ise göbek deliği ile diz kapakları dahil olmak üzere bu bölgenin örtülü olması gerekir.
NAMAZ SIRASINDA AVRET YERLERİNİN AÇILMASI
Namaz kılarken avret yerlerinin örtülmesi, namazın farzlarındandır. Bu duruma "setr-i avret" denir. Peki, namaz esnasında istemeden açılan bir yer namazı bozar mı? İşte bu sorunun cevabı:
İstem Dışı Açılma: Eğer avret yeri, kişi kendi isteği dışında ve beklenmedik bir şekilde açılırsa ve hemen örtülürse namaz bozulmaz.
Belirli Bir Süre Açık Kalma: Avret yeri, bir organın dörtte birinden fazla bir kısmı olacak şekilde ve bir rükün eda edilecek kadar bir süre açık kalırsa namaz bozulur.
Kendi İradesiyle Açma: Kişi, bilerek ve isteyerek avret yerini açarsa namazı bozulur ve yeniden kılınması gerekir.
DİN İŞLERİ YÜKSEK KURULU'NUN AÇIKLAMASI
Din İşleri Yüksek Kurulu, bu konuda şu açıklamayı yapmıştır: "Gerek tek başına gerekse cemaatle kılınan namaz esnasında örtülmesi gereken bir organ, kişinin iradesi dışında açılır ve hemen örtülürse namaz bozulmaz. Eğer açılan yer bir organın dörtte biri oranına ulaşmış ve bir rükün eda edilecek (Sübhânellâhi’l-azîm diyecek) kadar açık kalmış ise namaz bozulur. Kendi iradesi ile bilerek açacak olursa, namaz fâsit olur."
SONUÇ
Namaz, müminin Allah'a en yakın olduğu ibadettir. Bu ibadetin kabul olması için bazı şartlara uyulması gerekmektedir. Avret yerlerinin örtülmesi de bu şartlardan biridir.
Ancak, her insan hata yapabilir ve istemeden avret yeri açılabilir. Bu durumda, hemen örtülmek kaydıyla namazın geçerliliği devam eder. Ancak, kasıtlı olarak avret yeri açmak, namazın geçersiz olmasına neden olur.
Özetle, namaz kılarken avret yerlerinin örtülmesi, namazın kabul olması için önemli bir şarttır. Ancak, insanî hatalar göz önüne alındığında, istemeden oluşan küçük açılmalar namazı bozmaz.
Önemli olan, namazın huşu içinde ve samimiyetle kılınmasıdır.
AYŞE BAYRAKTAR