Devlet aklı belki kabullenebililir bir ifade ama aklı olan herkes her zaman haklımıdır peki..

Devletin gücü vicdanın önüne geçtiğinde despot bir yönetim ortaya çıkabilir, burda da devlet aklı çalışmıştır ama doğru değildir.. 

Devletin vicdanı gücünün önüne geçtiğinde de aciz bir devlet görüntüsü ortaya çıkar, bu da doğru değildir..

Devlet aklını, gücünü milletin vicdanı doğrultusunda kullanmalıdır..

Çünkü milletin verdiği oylar , vicdanıyla yaptığı muhasebeyle devleti milletine karşı temsile görevlendirir.. 

Beynimizin düşündüğünü kalbimizin de onaylaması gerekir..

Beynimiz Devlet aklı ise , kalbimiz milletin vicdanıdır..

Baba bazen şedit durur ama analar şefkatlidir kucak açar..

Baba kan kusar kızılcık şerbeti içtim der, göğüs gerer her zorluğa analar hisseder bir aksilik olduğunu.. 

Örnekleri çoktur aile hayatımızda.. 

Devlet daha önce Devlet aklı diye çözüm süreci ile yola çıktı..

2013 den 2015 e kadar devlet aklı terörün bitirilmesi adına bazı adımlar attı. 

O dönemde kanlı bir eyleme bulaşmamış tabiri caizse kandırılmış insanların affedilmesi,  diğerlerinin silahlarını görmesi şartıyla hafifletici sebeplerle yargılanması fikri ortaya atılmıştı. 

Bugün ki acı tecrübe yaşanmadığı için milletin vicdanı da devletin aklına saygı göstermiş gibi duruyordu..

Kısmen olumlu gelişmeler olsa da özellikle sürecin sonucu olumlu olmadı.. Terör bir dönem daha tırmandı. Hendek olayları yaşandı..

Yıllar geçti diyarbakır anneleri 2019 da çocuklarını kandıran örgütten çocuklarını kopartabilmek için onların siyasi uzantılarının kapılarında oturma eylemi başlattılar..

Bugünlerde devlet aklı tekrar çözüm arayışında..

2013 yılında başlatılan sürece karşı milletin vicdanı olarak ses yükselten milliyetçi parti bugün “devlet aklı” olarak sürecin başlangıç işaretini verdi..

Ortada bir sürü çelişkili ifadeler var. Benim konum bu değil. Bunları zaten ‘google’ denilen arama motoruna sorduğunuzda bulursunuz..

Peki diyelim ki yeniden bir süreç başlatılacak..

Milletin vicdanı bu konuda ne diyor..

Henüz seçim olalı 2 yıl dahi olmadı..

Bugün yaşanılan söylenenleri 2023 seçimlerinden önce söylenseydi seçim sonucu ne olurdu ?

İktidar tarafı sürecin başını çekse de neredeyse meclisteki tüm muhalif partiler (İYİ parti hariç) sürece açıktan destek veriyor..

Önünü tıkamayız diyeni mi el yükselterek devlet vaadedeni mi istersiniz herkes hazır..

Herkesten kastımız da daha dün seçilmiş milletvekilleri..

Peki milletin aslı bu konuda ne düşünüyor..

Bunun tek yolu referandum..

Soru basit teröristlere , terör elebaşına barış gelecek diyerek umut hakkı tanıyalım mı tanımayalım mı ?

Evet mi hayır mı ?

Yeniden çözüm deneyelim mi denemeyelim mi ?

40000 kişinin katiline barış elçisi muamelesi yapalım mı yapmayalım mı ?

HSYK nın yapısı bile halka soruldu bu mu sorulmayacak…

Başkanlık sistemi gelsin mi gelmesin mi diye soruldu..

%50+1 sistem değiştirmeye yetti..

Bu oylama için %70+1 hayır şartı koysunlar.. 

Ne dersiniz ?

Selametle..