Hülya Yoran'ın Köşe Yazısı
Topraktan fışkıran yeşilliklerine hasretiz. Şifası ve rahmetiyle nebatata yağmurlarla bereket yağar. Tohumların çimlediği zamanlar bizleri tefekküre sevk etmeli.
Tohumlar toprak ve suyla buluşup Güneşin sıcaklığıyla gün yüzüne çıkıyor. Tohum sudaki bilgiyle harekete geçiyor. Tohum, kendisine su ulaşmadan tohum olduğunu bilemez. Toprak biz isek su hakikati ilahidir. Tohumun yeşermesi hikmetin ortaya çıkışı yada Yüce Allah’ın Esmalarının tecellileri..
Ademoğlu, toprak, su, tohum misali. Bizler topraktan yaratılmış varlıklarız. Bünyemizdeki suya ihtiyaç duyarız. Su oranımız azalırsa vücudumuzda bir takım hastalıklar baş gösterir. Dünyamızdaki su oranıyla bizdeki su oranı aynıdır.
Tohum bizim çoğalmamızı sağlayan parçamız. Doğayla bağımız birebir ortadadır.Tohumlarımız vücudumuzun orta bölgesindedir.
Tohumların sıcak tutulması gerektiği gibi bizlerin de bu bölgeleri sıcak tutması gerekir. Modaya uyalım diye beli açık gezer ya da soğuk yerlere korumasız oturursak sağlığımıza zarar vermiş oluruz.
BÜYÜTMEK DEĞİL MESELE..
Türkiye’mizde toprakların en büyük eksikliği toprağın mineral ve vitamin açısından zayıf olmasıdır.Çocuklarımız tohumların yeşermesi gibi yetişiyorlar. Toprağını zengin tut. Büyütmek değil mesele.. Yetiştirmek, adam etmektir mesele.. Çocuklarımızı yetiştireceğimiz ailemiz ve çevresi toprak misali..
Toprak ne kadar vitamin ve mineral zengini ise tohumlar o kadar güzel yetişir. Toprak zannedildiği gibi cansız değildir. Toprak hayattır. Su hayatın devamiyetini sağlayan unsurdur. O halde ailede ve çevrede kaliteyi yakalamak gerekir. Baba ve anne çocuğuyla yeterince zaman geçiremiyorsa çocuğun toprağı vitaminsiz ve mineralsiz kalıyor demektir.
RAHMANİYET, CELALİYET, CEMALİYET
Tohum sudaki bilgiyle çatlar, fışkırır. Çocuğun kendini tohum misali çatlatması için gerekli olan sevgi ve umuttur. Fazla verilirse tohumu çürütür yani çocukta aşırı özgüven oluşur. Bu da onu şımarık biri haline getirir devamında kendini insanlardan üstün gören küçük Nemrut oluverir.
Dolayısıyla sevgi yağmurunu ümit ile korku arasında bir dengede tohumla buluşturmak lazımdır. Böylece rahmet hâsıl olsun. Zira tohumun dış kabuğu Cenabı Hakk’ın rahmetiyle içini korur. Su tohumla buluşarak Allah’ın Celaliyet sıfatıyla harekete geçer. Tohumun çiçeğe dönüşmesi Yüce Allah’ın Cemaliyet sıfatının tecellisini oluşturur.
ÇOCUKLARIMIZIN ÇİÇEK OLMASINI İSTİYORSAK:
Tohumu çevreleyen kabuk misali ona fıtratıyla ( bu Rabbimizin Rahmaniyeti yani korumasıdır) gelen masumiyet ve edebine uygun davranalım. Her çocuk edeple gelir dünyaya. Edebini muhafazaya gayret edelim. Onun toprağını zengin hale getirmek üzere, ona iyi örnek olmalım.
Tohumdan fışkırması için kendi içindeki güç ergenliğiyle ortaya çıkar ( Rabbimizin Celaliyet sıfatının tecellisidir). Sabırlı olalım, vuslata erdirecek enerji burada saklıdır. Bu safhada ne sevgiyi ne de takibi ihmal edin. Böylece ahlaklı bir insan (Rabbimizin Cemal sıfatının tecellisi) olabilsin.