Merhaba İnegöl'ün güzel insanları! 
İnegöl'ün tarih ve kültürüne dair yazılarımıza devam ediyoruz.

İnegöl’ün köylerinde saklı kalan tarihî dokular ve kültürel zenginlikler, bölgenin geçmişten günümüze uzanan hikâyesini anlatır.

Bu yazıda, Paşaören ve Rüştiye Köyü’nün benzersiz tarihine ve doğal güzelliklerine bir yolculuk yapıyoruz.

Paşaören Köyü

Paşaören Köyü, İnegöl’ün güneyinde, Uludağ’ın kuzey eteklerindeki engebeli ve parçalı bir arazi üzerinde kurulmuş, ormanlarla çevrili şirin bir köy.

Tarihi, yüzyıllar öncesine kadar uzanıyor. İnegöl fatihi Turgut Alp’in yerleştiği Gence Köyü civarında yer alması nedeniyle Turguteli köyleri arasında kabul edilir.

Köy halkı, geçimini orman ürünlerinden sağlarken tarım ve ziraat da önemli bir yer tutar. Kestane ve ceviz gibi ürünler, köy ekonomisinin temel taşlarıdır.

Paşaören, İnegöl’e sadece 12 kilometre uzaklıkta olup Cerrah Kasabası üzerinden kolaylıkla ulaşılabilir. Köy, 1960’lı yıllara kadar “Kirles” adıyla anılmış, halk arasında ise “Killez” ya da “Kirlez” olarak ifade edilmiştir.

Bölgenin stratejik önemi, Osmanlı’nın kuruluş yıllarından itibaren dikkat çekmiştir. Turgut Alp, burayı silahlı birliğinin konuşlanma alanı olarak kullanmış ve köy, emniyet kuvvetleri için dirlik olarak tahsis edilmiştir.

Tarihi kayıtlarda, İnegöl Subaşı’sının dirliği olarak anılan Paşaören, temiz havası, bol su kaynakları, zengin bitki örtüsü ve çeşitli av hayvanlarıyla Osmanlı döneminden itibaren yerleşim için cazip bir bölge olmuştur.

Rüştiye Köyü

İnegöl’ün güneydoğusunda, Mezit Boğazı’nda yer alan Rüştiye Köyü, Karacakaya taş kütlesi ve çevresindeki doğal güzelliklerle dikkat çeker.

Ahî Dağı ve Domaniç Dağları’nın sınırında bulunan köy, Bursa-Eskişehir anayolunun hemen yakınında, meşe ormanlarıyla kaplı bir alanda yer alır. Güneye doğru hafif eğimli ve parçalı arazi yapısı, köyün karakteristik özelliklerinden biridir.

Rüştiye Köyü halkı, geçimini tarım ve orman ürünlerinden sağlar. Mezit Deresi boyunca selvi kavağı dikimi, köy ekonomisine katkı sunar.

93 Harbi (1876-1877 Türk-Rus Savaşı) sonrasında Kafkaslardan göç eden Abhaz kökenli insanlar, devlet tarafından bu köye yerleştirilmiştir.

Köy halkı, Abazaca konuşarak kültürlerini yaşatmaktadır. 1990 yılı genel nüfus sayımına göre 116 olan köy nüfusu, 2000 yılında 96 kişiye düşmüştür. İnegöl şehir merkezine uzaklığı ise 22 kilometredir.

Paşaören ve Rüştiye Köyü, sadece İnegöl’ün değil, Bursa’nın da tarihî ve kültürel mirasını barındıran eşsiz yerleşimlerdir. Turgut Alp’in stratejik kararlarından Kafkas göçmenlerinin kültürel zenginliklerine kadar uzanan bu hikâyeler, geçmişin izlerini günümüze taşır. Doğal güzellikleri, tarımsal faaliyetleri ve köklü tarihleriyle bu köyler, bölgenin keşfedilmeyi bekleyen saklı hazineleri arasında yer alır.


Sıradaki yazımızda görüşmek üzere! Yaşam sevinciniz eksik olmasın!