1975 yılı bir kandil gecesi, İstanbul Aksaray’da bir cami çıkışı; İstanbul’da yükseköğrenim gören iki İnegöllü genç; Mehmet Ecertaş ve Enver Görür evlerine gitme çabasındadır.
Aynı zamanda İdmanyurdu Takımında da futbol oynayan Enver Görür, hafta sonu İnegöl’de olup takımında da yer almayı planlamaktadır.
Bunları konuşarak yürürken arkalarından yaşlı biri seslenir.
Seslenen kişinin yaklaşmasını beklerler.
Yaşlı kişi sorar: “Gençler sizin sözünü ettiğiniz İdmanyurdu, İnegöl İdmanyurdu mu?”
Gençler şaşırmışlardır: “Evet amca” derler.
Evet cevabını alan amca devam eder “İdmanyurdu Kulüp Lokalinde, duvarda asılı fotoğraflar arasında bayan başkanlı bir fotoğraf vardı, yine duruyor mu?”
Gençler “Evet amca duruyor derler”
Amcamız gururla “O fotoğraftaki şapkalı kaleci benim” der.
İnegöllü gençlerle karşılaşarak kırk yıl öncesine giden amcamız 1935 yılına ait o fotoğrafın kırk yıl sonra da orada duruyor olmasına çok sevinmiştir.
Birbirlerini tanımaya yönelik ayaküstü yapılan kısa bir sohbet sonrası ayrılırlar.
20.11.2020 tarihinde yazıyı sosyal medyada paylaştığımda Nazım Erdoğan Yılmaz “İşte; insana ve sporcuya değer vermek, unutmamak buna denir.
Önce İdmanyurdu Kulübüne sonra bunu başaran tüm zaman içinde gelen, hizmet edenlere çok teşekkür ederim” katkısında bulundu.