Ayhan Talha Bayraktar'ın Köşe Yazısı
Ölen insanın arkasından; “Toprağı bol olsun.” Deniyor. Bunun anlamı nedir?
Ölen insanın yakınlarını ziyaret edip acılarını paylaşmaya taziye denir. Taziye sırasında; “Allah rahmet eylesin.” “Mekanı cennet olsun.” “Başınız sağolsun.” “Allah yerinde dinlendirsin.” “Allah sabırlar versin.” “Toprağı bol olsun.” Gibi ifadeler kullanılır.
Peki, her şeyi anladık da bu “Toprağı bol olsun.” İfadesi de nerden çıkmış? Vefat eden kişilerin mezarında rahat yatması anlamında söylenen sözlerden biri… Peki ne zamandan beri söyleniyor?
Türkler, Müslüman olmadan önce ölen kişiyi değerli eşyaları ile birlikte gömüyorlardı. Bu adet tarihte başka milletlerde de görülmüştür.
Lider, yönetici, din adamı gibi toplumda önemli bir yere sahip olan bir kişi öldüğü zaman, kurgan adı verilen özel bir mezar yapılırdı.
Bunların büyüklerine Tümülüs denir. Tümülüs Latince bir sözcük olup bir mezar ya da mezarlık içeren, toprak yığılarak oluşturulmuş tepeciklere verilen addır.
Kurgan’a ölüyle beraber o kişinin altın, gümüş, mücevherler gibi önemli eşyaları da gömülürdü. Atıyla beraber, karısıyla beraber, köpeğiyle beraber gömülenler bile olmuştur.
Kişiyle beraber gömülen değerli eşyalar hırsızların dikkatinden kaçmazdı. Bu durum mezar hırsızlıklarının sıklıkla görülmesine de neden olurdu.
Ölüyle beraber mezara konulan değerli eşyaların çalınmasını önlemek amacı ile mezarın üstüne bolca toprak atılırdı. Bu ölüyü ve eşyalarını koruma amaçlı bir tedbir idi. Atılan toprak sebebiyle mezarlıklar üzerinde tepecikler dahi oluşurdu.
Üzerine atılan ne kadar çok toprak varsa mezarı açmak da o kadar zor oluyordu.
Toprağı bol olsun ki; mezardaki değerli eşyaları çalınmasın.
Toprağı bol olsun ki; ölü yattığı yerde hırsızlar tarafından rahatsız edilmesin.
Aslında günümüzde bu ifadenin dini ve kültürel bir karşılığı kalmış görünmüyor. Ancak binlerce yıldır söylenen ölü yakınlarına taziye amaçlı söylenen bu ifade varlığını sürdürmeye devam ediyor.
En güzeli ölüye dua etmek, Allah’tan bağışlanmasını istemek ve ruhuna bir Fatiha okumak.