Son dönemde herkesin gündeminde Trump’ın koyduğu yüksek gümrük vergileri ve bu adımın mobilya sektörüne etkileri var
Son dönemde herkesin gündeminde Trump’ın koyduğu yüksek gümrük vergileri ve bu adımın mobilya sektörüne etkileri var. İTSO başkanı Yavuz Uğurdağ bu konuda bir açıklama yaptı ve sektör açısından önemli fırsatlar doğduğundan bahsetti.
Düz mantıkla baktığımızda evet, yüksek vergilerden ötürü Türk mobilya fiyatları daha rekabetçi hale gelecek.
Sonda söyleyeceğimi başta söyleyeyim. İnegöl Mobilyasının bu fırsattan yararlanabileceğini düşünmüyorum. Bunun bir çok nedeni var.
Amerika pazarı klasik pazarlama yöntemi ile mal satılabilecek bir pazar değil. Pazarlamacı gönderip sipariş alınabilecek bir pazar değil. Daha kalıcı, orada operasyonel olarak kalacak, depo sistemi kuracak belki partner bulup ortak çalışmalar yapılacak bir bölge.
Devletin ve ticaret odalarının ön açıcı çalışmalar yapması gereken, firmalarımızı oradaki partnerlere akredite edecek çalışmalar yapması gereken, çalışma tarzı farklı bir ülke Amerika...
İkincisi bizi Amerika pazarında zorlayacak en önemli konu ölçek problemi. İnegöl firmaları küçük ve orta ölçekli firmalardan oluşuyor.
En büyük 30 firmadan sonra ağırlığı 150-200 takım bandında üretim yapan firmalarla Amerika pazarında iş yapmak çok zor ve bence anlamsız.Bu adetlerle çok daha yakın bölgelerle ticaret yapmamız lazım.
Kalitemiz hala yeterli değil. Dünya standartlarının altında üretim kalitemiz...
Verimlilik problemimiz var. Hala seri üretim yapma, niteliksiz malları seri ve adetli üretme becerimiz yok.
Maliyetlerimiz hala çok yüksek. Türkiye'deki kümelenmiş diğer bölgelere göre bile yüksek. Malzemeyi pahalı alıyoruz. Kiralarımız ve işçiliklerimiz yüksek.
Bu tabloda Kayseri gibi yüksek adetli üretim yapan, ölçekli firmalar bu fırsattan yararlanabilir İnegöl ama istisnalar hariç, mevcut şartlar ve mantalitede devam ettiği sürece fayda sağlayabileceğini düşünmüyorum.
Biliyorsunuz, pandemide Çin geniş çaplı kapatmalara gitti. Arz azaldı ve bu günden çok daha büyük fırsatlar doğdu. Bir çok mobilya ithalatçısı firma Türkiye’ye yöneldi ve İstanbul'da İzmir'de ofisler açtılar.
İnegöl’e de geldiler mal almak için. Ama o dönemde bu fırsattan yaralanan bir kaç firma dışında kimde olmadı.
Bakın vergi artışından bahsetmiyorum. İnsanlar Çin’den mobilya alamadılar .Navlun fiyatları on katına çıkmıştı. Konteyner bulunamıyordu. Çin üretim yapmıyordu ve biz buna rağmen mal satamadık. Yukarda saydığım nedenlerden ötürü İnegöl’e gelen alıcılar büyük hayal kırıkları ile geri döndüler.
Mantalite eksikliğimize bir örnek vermek istiyorum. İtalya’dan gelen büyük bir alıcı, firmalarımızı gezdiğinde şu soruları sordu; Arge biriminiz var mı ? Kaç mühendis çalıştırıyorsunuz? Hangi makinalarla üretim yapıyorsunuz? Üretim hattınızı gezebilir miyim?. Sonuçta aradıklarını bulamadan döndüler.
Mobilyacılarımız uzun süreden beri kan kaybediyor. Ama bence hala sağlıklı bir teşhis konulabilmiş değil. Teşhis doğru olmayınca tedavi de yanlış oluyor. Mobilyacılarımız hala tedavi yerine antibiyotik alıp, ağrı kesici alıp, acıyı bastırma peşinde.
Sorunlarımızı doğru teşhis edip orta ve uzun vadeli tedaviler uygularsak Amerika’ya da Avrupa’ya da mal satabiliriz. Yoksa bu zihniyetle burnumuzun dibindeki ülkelere bile mal satmakta zorlanırız.
Çünkü Çin ürünlerine koyulacak + % 25'lik farktan daha fazla fiyat farkımız var Çin’le.
Zaten Çin ile Amerika artık göbekten birbirine bağlı. Eninde sonunda anlaşacaklar.
Bir örnek:1 İphone telefonun Çin’deki işçilik maliyeti 2 Dolar. Amerika'da saatlik ücret 25 dolar.