27 Mayıs 1960 günü sabah 05, 25 sularında gerçekleştirilen bir askerî darbe
ile on yıllık Demokrat Parti iktidarı yıkılmış; eski kara kuvvetleri komutanı emekli Orgeneral Cemal Gürsel’in liderliğinde 38 kişiden oluşan Millî Birlik Komitesi, ülke yönetimine el koymuştur.

Salim Başol başkanlığında oluşturulan Yassıada- ihtilal Mahkemesi’nde Demokrat Parti iktidarına mensup millet vekilleri ve 1950-1960 yılları arasında devletin üst kademelerinde görev almış asker-sivil tüm önemli bürokratlar yarğılanarak çeşitli cezalara çarptırılmıştır.

Bunlardan, başta Reis-i Cumhur Celal Bayar, Başbakan Adnan Menderes, Hariciye vekili Fatîn Rüştü Zorlu ve Maliye bakanı Hasan Polatkan olmak
üzere 15 kişiye idam cezası verilmiştir. Verilen idam cezalarından Adnan Menderes, Fatîn Rüştü Zorlu ve Hasan Polatkan’ın idam kararları Millî Birlik Komitesi’nce de onaylanmış ve 15 Eylül 1961 gecesi sabaha karşı İmralı Adası’nda Baş savcı Ömer Egesel’in nezaretinde Zorlu ve Polatkan’ın idâm hükümleri infaz edilmiştir.

 Ertesi gün de yani: 16 eylül 1961 gecesi sabaha karşı da aynı prosüdür içinde Adnan Menderes’in idam hükmü infâz edilmiştir. Geri kalan 12 kişinin îdam hükümleri ise müebbet hapse çevrilmiştir.

Sonuç olarak Yassıada İhtilal Mahkemesi, sevkedilen tüm Demokrat Parti
iktidarına mensup millet vekillerini ve bu iktidara destek olan sivil-asker bürokratları, değişik ağır hapis cezasına çarptırmış ve kendilerine belli süre siyaset yapma yasağı getirmiştir..

İhtilal sonrasında yeni bir anayasa yapmak üzere önce bir kurucu meclis
oluşturulmuş; ardıdan da yapılan bu anayasa, referandum ile, 1962’de halka kabulettirilmiş; ihtilalin lideri Cemal Gürsel, Türkiye’nin üçüncü reis-i cumhuru olurken Millî Birlik Komitesi’nin üyeleri de yeni anayasa gereği kurulan Cumhuriyet Senatosunda tabiî senatör olmuşlardır.

Diğer yandan Demokrat Parti’nin kapat›lmas› ile ortaya çıkan siyasî boşluğu
doldurmak üzere emekli Orgeneral Rağıp Gümüşpala taraf›ndan Adalet Partisi ve Ekrem Alican taraf›ndan da Yeni Türkiye Partisi kurularak 1963 yılında seçimegidilmiştir.

Yapılan milletvekili ve senato seçimlerinden sonra yeni hükûmet, C.
Halk Partisi’nin genel başkan› Merhûm İsmet inönü taraf›ndan kurulmuştur. Ancak, tarihî kişilğine rağmen, Başbakan İsmet İnönü, yönetimde istikrarı sağlayamamış; iç politikada Talat Aydemir’in örgütlediği karşı ihtilal cuntasına muhatap olurken dış politikada da Amerikan başkanı Jansın’ın -Kıbrıs ile alakalı olarak gönderdiği amİnönü, “Ortanın-solu” prensibi ile
partisinde yeni bir açılım yapmış ve devlet partisi görüntüsü vermekten kurtulmak istemiştir. Ancak bu prensibin halka mal edilmesi için yap›lan çalışmalar esnasında parti genel sekreteri Merhûm Bülent Ecevit ile ters düşünce C. Halk Partisi içinde kıyasıya bir mücadele başlamıştır. Parti içi mücadeleyi genel sekreter Bülent Ecevit, kazanmış ve İsmet İnönü, genel başkanl›kdan ayrılmıştır.

Bu arada Adalet Partisi’nin genel başkan› Rağ›p Gümüşpala, vefat etmiş; yerine Süleyman Demirel getirilmiştir. 1965 ve 1969 y›llar›nda yap›lan milletvekili seçimlerini Adalet Parisi kazan›nca Süleyman Demirel, başbakan olmuştur.

Bülent Ecevit ile Süleyman Demirel aras›nda geçen sert siyasi mücadele, Yass›ada Mahkemesi’nin verdiği cezalar›n aff› konusu gündeme gelince bu iki lider aras›ndaki siyasî mücadele, âdetâ, bir savaşa dönüşmüştür.

RECEP AKAKUŞ Hocanın eserinden düzenleyip yayına hazırlayan

Ayhan Talha Bayraktar