Aşağıballık Köyü, İnegöl’ün güneydoğusunda, Domaniç dağları ve Ahî Dağı’nın birleştiği bir plato üzerinde konumlanmış bir yerleşimdir.

Merhaba İnegöl'ün güzel insanları! 
İnegöl'ün tarih ve kültürüne dair yazılarımıza devam ediyoruz.

Aşağıballık Köyü, İnegöl’ün güneydoğusunda, Domaniç dağları ve Ahî Dağı’nın birleştiği bir plato üzerinde konumlanmış bir yerleşimdir. Bu köy, İnegöl şehir merkezine 15 kilometre mesafede olup, Domaniç-İnegöl bağlantı yolunun bir kilometre doğusunda bulunmaktadır.

Mezit Deresi ve Çepel ile Oylat derelerinin oluşturduğu Çamlık Deresi’nin çevrelediği bu plato, topoğrafik yapısı nedeniyle sakinlerine akarsulardan faydalanma imkanı sunamamaktadır.

Köyün bulunduğu arazi, ormandan açılmış olup, erozyona açık bir yapıya sahiptir. Derin vadiler ile bölünmüş olan bu alan, “baltalık” adı verilen meşeliklerle kaplıdır. Su kaynakları açısından oldukça fakir olan köyde, yalnızca bazı bölgelerde yüzeysel su kaynakları olan pınarlar bulunmaktadır.

Halkın geçim kaynağı ise kuru tarım ve ziraattır. Az miktarda hayvancılık da yapılmaktadır. Yakın çevresinde Yukarıballık, Gündüzlü/Mızal, Hamamlı ve Çitli köyleri yer almaktadır.

Aşağıballık Köyü’nün sakinleri, Balkan kökenli muhacirlerden oluşmaktadır. Genellikle Bulgaristan’ın Şumnu ve Osman Pazarı yöresinden gelmişlerdir. 1876-1877 Türk-Rus Savaşı’ndan sonra Anadolu’ya yapılan toplu göçler sırasında İnegöl yöresine gelen muhacirler, devlet tarafından bugünkü Aşağıballık yöresine iskân edilmiştir.

Bu göçler sırasında bir milyondan fazla insan, yaşadıkları yerlerden göç etmek zorunda kalmıştır. Bulgaristan’ın Şumnu İli’ne bağlı Osman Pazarı İlçesi’nden gelen bir grup göçmen, devlet tarafından Aşağıballık yöresine yerleştirilmiş ve böylece Aşağıballık Köyü kurulmuştur.

Köy, 1885 yılı sonrasında kurulmuştur. Bu göçmen köyleri genellikle eski mezra veya çiftlik alanlarına yerleştirilmiştir.

Stratejik konumlara yerleşmiş olan bu köylerden Aşağıballık Köyü, Domaniç ve Mızal Derbent’lerini aşarak İnegöl’e gelen yürük yollarının üzerinde kurulmuştur.

Tahtaköprü-Yeldeğirmen Tepesi’nden başlayarak, Hacıkara Acıgöller, Dikilitaş, Hacıkoru, Taşdere ve Kocaköprü güzergâhını izleyen bir yörük yolu, İnegöl Ovası’na iner ve Orta Köy Kervansarayı’na ulaşır.

Bir diğer yörük yolu da Yeldeğirmen Tepe, Gölcük Tepe, Akkaya ve Çitli Maden Suyu güzergâhını izleyerek Kınık Köyü üzerinden Kurşunlu Kervansarayı’na bağlanır.

Bu kervansaraylardan itibaren İnegöl veya Bilecik yolu Domaniç’lilere açılmaktadır. Yeldeğirmen Tepe’den itibaren kuzeybatıya doğru paralel uzanan iki yoldan biri, Taşdere mevkiinden itibaren ikiye ayrılmaktadır.

Bu yollardan biri, Kocaköprü/Hamamlı Köprüsü üzerinden Orta Köy’e giderken, diğer yol Aşağıballık Köy Mezarlığı’nın sol tarafından geçerek Hamamlı Çam Korusu’na ve Çandır Köprüsü’ne ulaşır.

Bütün bu yürük yolları, İnegölDeydinler-Alibey Köy-Çandır Köprüsü-Çitli Maden Suyu ve Kınık Köyü istikametinde uzayan “su kesim çizgisi”ni takip ederek Kurşunlu’ya ulaşan ana yola bağlanır.

Sıradaki yazımızda görüşmek üzere! Yaşam sevinciniz eksik olmasın!