Merhaba İnegöl'ün güzel insanları! 
İnegöl'ün tarih ve kültürüne dair yazılarımıza devam ediyoruz.

İnegöl’ün güneybatısında yer alan Cerrah Kasabası, tarihi ve doğal güzellikleriyle dikkat çeken şirin bir beldedir. 3 Haziran 1989 tarihinde belediye statüsüne kavuşan Cerrah, İnegöl şehir merkezine sadece 6 kilometre uzaklıktadır. Beldede Atatürk, Zafer ve Anadolu adlarını taşıyan üç mahalle bulunmaktadır.

1990 yılı genel nüfus sayımına göre toplam nüfusu 2603 olan Cerrah’ın, 2000 yılı nüfus sayımında 1451 kadın ve 1566 erkek olmak üzere toplam 3017 kişiye ulaştığı görülmektedir. Yıllar boyunca İnegöl halkına mesire yeri olarak hizmet veren Cerrah Kasabası, çevresinde Çeltikçi, Hoca Köy, Edebey ve Akhisar köyleriyle komşudur. Belde, İnegöl’e bağlanan tüm köy yollarının geçiş noktasıdır.

Cerrah halkının geçim kaynağı, verimli arazilerinde yetiştirdikleri meyve ve sebzelerden oluşmaktadır. Son yıllarda meyve fidanı üretimi de artış göstermiştir. Geçmişte dikkat çeken ipek fabrikalarının yerini bugün mobilya, ağaç ürünleri ve süt ürünleri üzerine kurulan işletmeler almıştır. Cerrah, ayrıca ıslah organize sanayi bölgesine de ev sahipliği yapmaktadır.

Kasabanın içinden geçen ve debisi yüksek olan Akdere, birkaç kilometre kuzeyde Hoca Köy/Ali Ağa Deresi ile birleşerek Kalburt adını alır. Kalburt Deresi, İnegöl Organize Sanayi Bölgesi’ne geçmeden önce tüm araziyi sulama kapasitesine sahiptir. Cerrah Fasulyesi, elma ve çeşitli meyveler, beldenin başlıca yetiştirdiği ürünler arasındadır.

İstiklal Savaşı sonrasında Batı Trakya’dan özellikle Karaca Ova Beldesi’nden buraya göçmenler yerleştirilmiştir. Bugünkü nüfus yapısının çekirdeğini bu göçmenler oluşturmaktadır. Selanik ve Kocacık menşeli göçmenler, kasabada çoğunluktadır. 1950 yılında kurulan hidroelektrik fabrikası, yıllarca İnegöl’e elektrik sağlamıştır.

Çağlayanı ile ünlü olan Cerrah Beldesi, hala mesire yeri olma özelliğini korumaktadır. Tarihi kimliği açısından da önemli bir yer tutan Cerrah Kasabası’nın adı, Arapça “cer” kelimesi ile Farsça “rah” kelimelerinin birleşmesinden oluşmuştur.

Osmanlı döneminde At Oğlanları Karyesi olarak bilinen bu yer, savaş ve binek hayvanı olarak kullanılan atların yetiştirildiği ve eğitildiği mahaldir. Bu nedenle resmî kayıtlarda “Koşu Yolu” anlamına gelen At-Oğlanları Karyesi olarak geçmektedir.

Cerrah, Osmanlı döneminden itibaren İnegöl’deki yöneticilerin ilgi odağı olmuştur. Kızıl Saray’a giden yolun geçtiği bu belde, aynı zamanda gayrimüslimlerin de yaşadığı bir yerleşim birimi olmuştur.

Cumhuriyet’in ilk yıllarında İnegöl’de kereste imalatı devam ederken başlayan “Hazeran Sandalye” imalatı, İnegöl’ün ilk ciddi üretimi olarak dikkat çekmiştir. Cerrah merkezli birçok sandalye fabrikasında üretilen hazeran sandalyeler tüm Türkiye’ye pazarlanmıştır. Cerrah’ta başlayan bu üretim, İnegöl’ün iptidai koşullardan sanayi tipi üretime geçiş noktası olmuştur.

Cerrah Beldesi, hem tarihi hem de kültürel mirasıyla, İnegöl ve çevresine katkı sağlamaya devam etmektedir. Doğal güzellikleri, verimli toprakları ve zengin geçmişi ile Cerrah, gelecekte de önemini koruyacaktır.
Sıradaki yazımızda görüşmek üzere! Yaşam sevinciniz eksik olmasın!