Haluk BÜTÜNER'in köşe yazısı
ŞEHRE KASİDE
Kim ki unutmak ister çektiği nice kahrı,
Gönlünün aynasında seyretmeli bu şehri.
Kutsal değil hâşâ üstündür birçok şehirden;
Gören başka bir âleme girdim sanır birden.
Teselli verir ruha uhrevi havasıyla,
Mekâna sinmiş vakur tavrı ve edasıyla.
Burada kaynaşmıştır bütün eski ve yeni:
Günlük çağdaş hayatla “buy-ı ruh-ı Osmanı”,
Cami avlusunda türbe-i İskender Paşa,
Ecdatın ruhu sinmiş adeta her bir taşa.
Hayatla mevt iç içe, Pazar mezar yan yana,
Ötelerden gelen mesaj, elbet anlayana…
Çarşısında bereket, sokağında hareket;
Tavırlarda letafet, güzelliklere davet.
Nice insaniyet var gün görmüş insanında,
Paha biçilmez cevher dolaşıyor kanında,
Farklı kültürlerde o tevazu, o hoşgörü…
Huzurun eşiğidir yüzlerce yıldan beri.
Hem şifa kaynağıdır hem üretim merkezi,
Türklüğün, İslamın ve çağdaşlığın sentezi.
Arzu eden huzur ve sağlık dolu hayatı
Mutlak gelip görmeli şu muhteşem Oylat’ı:
Yeşillikler içinde bir efsunkâr cennet
Gönle saf a sükûnet, tene şifa rehavet…
Doyumsuz köftesi vücudu tazelerken
Baştanbaşa afiyet kesilir insan, yerken.
İnsanı başka âlem; kimi geçim derdinde,
Kimi sevmiş yerleşmiş mesafeler ardında;
İşçisi çalışkandır, esnafı güler yüzlü,
Delikanlısı bıçkın, nigarı fettan gözlü.
Mobilya ustasının nasırlaşmış elleri
Gerçeğe dönüştürür imkânsız hayalleri…
Medeniyet varisi bu şehir baştan başa,
Ömre ömür katmak için İnegöl’de yaşa!
Çınarların altında leziz bir çay içerken
Güne günaydın deyip başlamak sabah erken;
Sonra gitmek işine, gayretli, mütevekkil;
Burada günü yaşamak anlatılır şey değil…
Anlatabilsem büyük şairin İstanbul’u
Anlattığı gibi bende aziz İnegöl’ü.
Uzun sözün kısası ey İnegöl güzelsin!
Ecelim gelecekse senin bağrında gelsin.
2009 yılında yapılan İnegöl Konulu Şiir Yarışmasında
Halk Kategorisinde 2. Olan Şiir.