İnegöl, Bursa İli’nin en büyük ilçesidir. Marmara Bölgesi’nde ve Bursa’nın 45
kilometre doğusunda yer almıştır.
Günümüzdeki idârî yapılanmaya göre doğusunda: Bilecik İli’ne bağlı Bozhöyük ve Pazaryeri ilçeleri, güneyinde: Kütahya İli’ne bağlı Domaniç ve Tavşanlı ilçeleri, batısında: Bursa İli’ne bağlı Kestel ve Keles ilçeleri, kuzeyinde ise yine Bursa İli’ne bağlı Yenişehir İlçesi, yer almıştır.
Turgut Canmamaş Hocamız’ın tespitine göre İnegöl İlçesi’nin toplam yüz ölçümü, o yıllar için, 2190 kilometre kare ise de Domaniç Nahiyesi’nin ayrılması ve bazı köylerin komşu ilçelere bağlanması ile İnegöl ilçe sınırları-günümüzde oldukça daralmıştır.
İnegöl İlçesi’nden ayrılarak Pazaryeri İlçesi’ne bağlanan son iki köy ise Güzelyurt / Üçler ve Bozçaarmut / Karadere köyleri olmuştur.
Yer küre üzerinde bulunduğu nokta itibarı ile İnegöl, 29 derece 30 dakîka doğu meridyeni ile 40 derece 06 dakika kuzey enlemi arasında yer almıştır. Arazisi, genelde, üçüncü jeolojik dönemde oluşmuştur. Ancak hem birinci hem ikinci ve hem de dördüncü jeolojik dönemlerde oluşmuş toprak parçaları vardır.
Sözgelimi: Cerrah Beldesi’nin güneyinde yer alan tepeler, birinci jeolojik dönemde oluşmuş iken Adabînî Köyü’nün / Alanyurt Beldesi’nin kuzey batısında yer alan tepeler, ikinci jeolojik dönemde oluşmuştur.
Ahî Dağı, Uludağ ve Uludağ’ın eteklerinde yer alan Hocaköy-İsaören ve Dipsizgöl köylerinin arazisi içinde yer alan tepeler ise üçüncü jeolojik dönemde oluşmuştur.
İnegöl Ovası,dördüncü jeolojik dönemde meydana gelmiştir. İnegöl coğrafyasının morfolojik yapısına ve arazi şekillerine gelince bu özelliğini ana hatları ile şöyle ortaya koymak mümkündür.
İnegöl,doğu-batı istikametinde uzayan bir “Karnıyarık-Patlıcan”a veya bir “Karadeniz Pidesi”ne benzer. İnegöl Ovası, patlıcanın veya pidenin ortada yer alan çukur kısmını oluşturduğu düşünülecek olur ise, Ahî Dağı, patlıcanın kuzey kısmını oluştururken Uludağ ve Domaniç dağları da patlıcanın güney kısmını oluşturmaktadır.
Uludağ’ın en yüksek noktası, Eğrikar Tepesi’dir. Ahî Dağı’nın en yüksek noktası ise Mezarlık ve Bakacak tepeleridir. Her iki dağ silsilesi üzerinde yer alan önemli geçitler vardır.
Bu geçitlerden üst geçitler, “Derbent” adını alırken vâdî ve taban geçitler, “Bel” adını almıştır. Şu kadar var ki tarihî kaynaklarda bu iki farklı terimin, yek diğerinin yerine de kullanıldığı görülmektdir.
Doğu istikametinden başlayarak saat yelkovanı yönünde ilerlendiğinde söz konusu geçitler, şöyle sıralanmaktadır: Sınır Beli - Domaniç Derbendi- Muzal Derebendi -Ağıllıkaya Derbendi - Kıran Derbendi - Ulular Derbendi / Kadîmî Beli- Ermeni Beli / Hamzabey Boğazı ve Ahî / Ermeni Derbendi.
Bu geçitlerden en çok kullanılan ve de tarihî nitelik taşıyan geçitler, sırasıyla: Ahî veya Ermeni Derbendi –Sınır Beli- Domaniç Derbendi- Ulular Derbendi / Kadîmî Beli ve Ermeni Beli / Hamzabey Boğazı’dır. Günümüzde ise en işlek geçit, “Sınır Beli” olmuştur. Çünkü Bursa- Eskişehir- Ankara ana yolu, Sınır Beli güzergahını, bir diğer ifadeyle, Mezit Boğazı’nı izlemektedir.
İnegöl Ovası’na gelince burası, deniz seviyesinden 310 metre yüksekliktedir.
Doğu-batı yönünde uzunluğu, takriben, 20 kilometredir.
Kuzey-güney istikametinde en geniş yerinin uzunluğu, takriben, 10 kilometredir. Alanı, takriben, 200 kilometre karedir.
Ovanın tabanı, güneyden kuzeye doğru hafif bir meyille alçalır ve Hamzabey Boğazı’nın ağız kısmında kot farkı, 50 metre düşerek bir drenaj oluşturur.
Recep Akakuş Hocanın eserinden düzenleyip yayına hazırlayan
Ayhan Talha Bayraktar