Emperyalist ve siyonistler değişik coğrafyalarda, benzer taktikleri kullanarak insanları veya toplumları kendilerine uşaklık ettirmişlerdir.Bu "tepe tepe kullanma" durumlarında, insanlara kanca atarken, onların bireysel zaaflarından veya toplumsal hedeflerinden ustaca yararlanmışlardır.
Tabiidir ki bu taktikle hareket ederken, kendilerine uşaklık edenleri "sihirli" kavramlarla uyuşturup, kendilerine hizmet ettirdiklerini de gizlemeyi becermişlerdir.Örneğin, Fransız ihtilali sonrasında ortaya saçtıkları ve yaydıkları ve "her milletin kendi devleti olmalı" şeklinde ifade edilen milliyetçilik fikrini kafalarına yerlestirdikleri toplumları isyan ettirerek, hedeflerinde olan büyük devletlerde isyanlar çıkarttırarak o devletleri parçalamışlar ve kolayca sömürge çarkına dahil etmişlerdir. O isyanları çıkaranlar, kendilerine her tür desteği veren emperyalistlere uşaklık ettiklerini çoğu zaman farketmemişler ve figüranı oldukları büyük olanı görmemişlerdir.
Özellikle kendilerine "devletiniz olacak" vaadi yapılanlar, emperyalistlerin ordularına dönüşmüş, nice acılar yaşalarına rağmen bu kullanılma durumundan, empertaliste uşaklık yapma zilletinden kurtulamamışlardır. Birinci Dünya Savaşı sonrasında, manda ve himaye adı altında bir taktikle hareket eden emperyalistler, İkinci Dünya Savaşı sonrasında ise, "demokrasi, özgürlük, insan hakları" gibi kavramları taktikleri doğrultusunda kullanmış ve bu taktikle güdümüne aldığı devlet(!)leri, milletleri kendi sözünden çıkmayan kuyruklar haline getirmiştir.
Soğuk Savaş döneminde; komünizmi öcüleştirip, demokrasi ve özgürlük kılıfı altında, güya koruma bahanesiyle, devletlerin içerisine sızan, devletlerin her mekanizmasını kontrol eden bir gizli devlet olarak hareket eden emperylaist ve siyonist güçler, büyük oranda dünyayı bu şekilde kontril etmişlerdir.
Sivyetler dağılıp soğuk savaş dönemi sona erince, dünyayı "tek el" den kontrol etmek için; bir yandan soğuk savaş dönemindeki yapıları ve kuruluşları kullanan, bir yandan silah ve işgal ile, bir yandan etkisi çik artan medya ile, bir yandan ekonomik taktiklerle insanları güden emperyalist - siyonist şeytanlar, bir yandan da kendileri için vekalet savaşları yapsın diye terör örgütlerini kurmuş, beslemiş ve kullanmıştır.
Geldiğimiz noktada, terör örgütleri siyonist - emperyalist güçlerin uşağıdır, vekilidir, köpeğidir. Bu örgütleri kendi çıkarları için kullananlar, bu gerçeğin üstünü örtmek için, gene bazı kavramların arkasına saklanma taktiği yapsalarda, terörsevici olmayan herkes bu gerçeği net olarak görmektedir. ABD, 1.Körfez Savaşın'da (1991) Irak'ı işgal edip, Kuzey Irak'ta yıllarca PKK'yı besleyip bizim üzerimize saldı. 2004 Irak işgali sonrası, yıllarca hazırlık yapıp 2010 sonrası DEAŞ denen terör örgütünü kurdu ve hem bizim hem bölgenin başına bela etti.
1999' da Fetö elebaşı Fetoş Gülen'i ABD'ye götürdükten sonra, Fetö eliyle darbe girişimi dahil onlarca fitne ve ihaneti başımıza bela ettiler.
Aynı şekilde, Afrika'da Boko Haram gibi terör örgütleriyle kıtaya kan kusturdular, ülkeleri hem zayıflattılar hem kendi güdümlerinde tutup sömürdüler. Her terörist emperyalİTlerin itidir. Teröre öyle yada böyle destek veren herkes de emperylaist - siyonist uşağıdır. Terörün ülkemizde şakşakçılığını yapan, terörün bitmesi için atılan adımlara destek vermeyen herkes terörün ortağı, teröristlerin sahibi olan emoeryalsİT ve siyonİT'lerin uşağıdır.
Teröristler cezalandırılırken, teröre destek verenler mahkemelere çıkarılırken bundan rahatsız olanlar, "demokrasi, hak, hukuk" diyenler, batınının pis yüzünü örtmek için kullandığı gibi masum kavramları kullananlar ikiyüzlüvsahtekarlar ve terörsevici, batıkafalılı, batı uşaklarıdır. Bu nasıl bir zekadır ki, terörle demokrasiyi, terörle adaleti, terörle hak kavramını yan yana kullanabiliyorlar. Bunlarda batıkafalılık kafa yapmış, ya gerçekten batı aşkıyla beyin fesadı geçiriyoar, yada bizi salak yerine koyuyorlar.
Bölge ve dünya ateş çemberine giderken, ateşi büyütmeye çalışanların orduları olan terör örgütlerine net bir şekilde cephe almayan herkes, EmoerylİT - SiyonİT uşağıdır. Pkk, Fetö, Deaş,vs. Adı ne olursa olsun hepsi taşerondur, emperyalist ordudur, onlara destek verenler de onlar gibidir.
Terörden dolayı göz altına alınan bir kişiye destek olmak için, miting yamak, yargı kararını beklemeden, delilleri görmeden hukuk ve yargı sistemine saldırmak, devleti yerden yere vurmak, empeyalist - siyonist güçlerin ülkelerde attıkları "kendilerine hizmet edenler" tohumunun, bizimnülkemizde de hâlâ ve baya etkin olduğunu bir kez daha gösterdi. Her daim uyanık ve güçlü olmamız gerektiğini de bir kez daha hatırlattı bizlere.
Rabbim ülkemizi emperyalist ve siyonistlerden, onların terör ordularından ve o terör ordularının batıkafalı - siyonist tasmalı destekçilerinden korusun. Allah devletimize z vermesin. Devletimizin bekası için çalışanlara feraset versin, güç kuvvet versin. Hainler için yaşasın cehennem...
MEHMET ARİF SELİM