Tarihin belli dönemlerinde, önemli olaylar ardı ardına gelir ve bu sebeple yaşananların tam anlaşılması ve olayların nereye evrileceğini anlamak zorlaşabilir.
Özellikle de günibirlik yaşayan ve olaylara dar bakanlar için durum böyledir.
Böyle durumlarda ancak, büyük devlet adamları olan büyük devletler, gidişatı anlayarak tedbir almaya gayret ederler.
Kırk yıldır Türkiye'nin başına bela edilen pkk ve fetö gibi terör örgütleri, etrafımızdaki ülkelerin yaşadığı işgaller ve iç savaşlar, yapılan darbeler ve ekonomik sıkıntılar, vb.durumlar ardı ardına yapılan hamlelerdi.
Ve nihayetinde büyük plan yapanların senaryolarına hizmet eden birer araçtı.
Amaç ülkeleri bölüp, parçalayıp, yutmaktı ve böylece bölgemizi vede dünyayı kontrol etmekti.
Bu manada yaşanan hiç bir olay birbirinden bağımsız değildi ve büyük plana hizmet ediyordu / ediyor.
Bu büyük planı yapanlar genel manada; "tek dünya devleti" kurmak veya "vadedilmiş topraklara sahip olmak" ve "tanrı krallığı" kurmak gibi dîni - ideolojik - ekonomik amaçlarla işbirliği icerisinde hareket ediyorlar.
Bu şer ittifakı her yerde ortak hareket ederken, planlarının hedefi olan ülkelerin ortak hareket etmemesi için, birlik olmaması için, teknolojik olarak ilerlememesi için de her yolu deniyordu.
Ülkelerdeki suni gündemler, darbeler, iç karışıklılıklar, suikastler, terör eylemleri ve ekonomik operasyonlar hep bu amaçla yapılıyordu.
Bunları yaparken hedef ülkelerdeki işbirlikçilerini, güttükleri ve paraya boğdukları medya organlarını kullandıkları gibi, finoları olan terör örgütlerini de kullanıyorlardı ve kullanıyorlar.
Ülkeler arasına fitne ve düşmanlık serpmek, ümmet bilincini parçalamak taktikleriyle her ülkeyi yalnızlaştırıp hedeflerine kolayca yürüyorlardı / yürüyorlar.
Hedef olan ülkeler, hedef olduklarını bildikleri halde, güçlü olan şer güçlerine doğrudan karşı çıkamıyor ve o ülkelerden birine yaslanmak şeklinde bir tavır takınınca, iyi bir sey yaptığını sanıyor, farkında olmadan onların sistemlerinin bir parçası oluyor.
Sisteme kafa tutanlar ise bir şekilde itibarsızlaştırılıyor, darbelerle iktidardan uzaklaştırılıyor, terörle hizaya getirilmeye çalışılıyor veya suikastle ortadan kaldırılıyor.
Yada medya operasyonları ve ekonomik operasyonlarla, seçimler manipüle edilerek iktidardan düşürülen "sistemlerine uymayan" yöneticiler yerine, rahatlıkla güdebilecekleri kişiler iktidar yapılıyor.
Kısaca tezgah bu...
Türkiye bu tezgahın farkında. Zira son yüz yıldır ve özellikle son otuz yıldır yapılan soliyonist - empertalist planların hedefinde olan ve büyük yem olan ülke biziz. Elimizden geldiğince bu bilinçle hareket ederek hamleler yapmaya çalışıyoruz, parçalanmamak için tedbir almaya çalışıyoruz: (YARIN DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)
MEHMET ARİF SELİM