Kısaca tezgah bu...
Türkiye bu tezgahın farkında. Zira son yüz yıldır ve özellikle son otuz yıldır yapılan soliyonist - empertalist planların hedefinde olan ve büyük yem olan ülke biziz. Elimizden geldiğince bu bilinçle hareket ederek hamleler yapmaya çalışıyoruz, parçalanmamak için tedbir almaya çalışıyoruz:
-Son altı yedi yılda yaklaşık kırk bin teröristi etkisiz hale getirmemiz
-15 Temmuz isgal girişimine engel olmamız
-savunma sanayisini millileştirmeye çalışmamız ve %80 oranında başarmamız
-çerdeki işbirlikçilere ve ajanlara karşı operasyonlar yapmamız
-ülke içi birliği güçlendirmek için açılımlar yapmamız
-Türk ve İslam dünyası ile ilişkileri geliştirmeye çalışmamız,vb adımlar hep geleceğe yönelik, devletimizin varlığını korumaya yönelik büyük adımlardı.
Önceleri diplomatik dille ifade edilen tehlikeler ve ülkemizin hedef alınması durumu artık açık olarak, devlet yetkililerince dile getiriliyorsa, buradan tehlikenin çok yaklaştığı çıkarımını yapabiliriz.
Soykırımcı İsrail ve onun arkasındaki ABD ve diger emperyalist ve siyonist güçler; Irak,Suriye,Yemen,Libya,Afganistan,Ukrayna,Karabağ,Bosna sonrası Gazze, Filistin, Gilan Tepeleri derken şimdi de Lübmam'ı işgale başladılar. Adım adım ve serî şekilde "büyük planları" doğrultusunda ilerliyorlar.
Tehlike kapımıza dayandı. TBMM'nin yasama yılı açılışında yaptığı konuşmasında, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN, diplomatik dille değil açıkça tehlikeyi dile getirdi. "Vadedilmiş topraklar hezeyanı ile hareket eden İsrail'in asıl hedefinin vatanımız olduğunu anlamak için kâhin olmaya gerek yok" dedi.
İsrailin vahşetini fırsat bilerek bölgemizde paylaşım olanları yapan ülkelerin olduğunun farkında olduğumuzu da ifade etti cumhurbaşkanı. Ve 1917' de İngiltere ile Fransa arasında bölgemizi paylaşmaya yönelik olarak yapılan "yeni siykest- picot antlaşmalarına müsaade etmeyeceğiz" dedi.
Tehlike yakın, tedbir elzem. Geleceğin sekillendiği bir dönemden geçiyoruz. İçerdeki gücümüzü zayıflatmaya çalışacak olan kıskırtmalara ve iç kargasa denemelerine, her gün medyadan servis edilen yalanlara dikkat etmeliyiz. Milli duruşundan dolayı yıpratılmaya çalışılan devlet adamlarımıza, devlete hizmet eden ordumuzdan, aydınlarımızdan mühendislerimize kadar millî olan her değerimize sahip çıkmak zorundayız.
Allah devletimize z vermesin...
Sahi ya; hava savunma sistemlerinin bu kadar önemli olduğu bu devirde, bu alanda harika işler yaparak, ülkemizin dünyanın en iyi ülkeleri arasına girmesine vesile olan Selçuk BAYRAKTAR'ı ve şirketini iftiralarla hedef almak, bu ülkeye mi hizmet eder yoksa bu ülkeyi hedef tahtasına koyan siyonist - emperyalist güçlere mi?
Allah ülkemizi ve ülkemize hizmet edenleri; içerdeki hainlerden, isbirlikçilerden ve gayrımillî medyanın şerrinden korusun...
MEHMET ARİF SELİM
