Recep Akakuş yazdı
Ertuğrul Gâzî, Şeyh Edebâli dostu; oğlu Osman Gâzî ise Şeyh Edebâli damadıdır. Hüdâvendigâr Sultan I. Murat ise fiilen ‘‘Ahî reisliği’‘ni üstlendiği gibi İnegöl coğrafyasında yer alan ve tahrîrât defterlerinde “Cebel-i Ermeniye” veya ”Cebel-i Kırş” diye isimlendirilen dağlık araziden genişçe bir kısım araziyi, Hacı Bayram Velî halifelerinden “Akbıyık Sultan“ diye şöhret bulan Ahmed Şemseddin Efendi‘ye mülk olarak tahsis eylemiştir.
Akbıyık Sultan da kendisine mülk olarak tahsis edilen bu araziyi, vakıf haline getirerek oğul ve müritleri aracılığı ile işletmiştir. Günümüzde bu arazi üzerinde Yenişehire’e bağlı Akbıyık Köyü ile İnegöl’ e bağlı Tekke ve Cemiyet/İskâniye köyleri yer almış bulunmaktadır.
Pazryeri ilçesi’nden başlamak suretiyle Bursa-Kestel ilçesine kadar devam eden ve İnegöl Ovası’nı kuzeyden saran “ Cebel-i Ermeniyye ” üzerine Aksungur /Sungur Paşa, Ahî Geleneğine bağlı toplulukları iskân eylemiştir.
Günümüzde ki Kestel ilçesi’nin o devirdeki ismi de Ahî Karyei’ dir. Buna karşın Germiyen Beyliği coğrafyasından Domaniç sıra dağlarını izleyerek Bursa coğrafyasına intikal eden ve İnegöl fatihi Turgut Alp tarafından sempati beslenen Geykli Baba’ da Babî Geleneğinin temsilcisi olarak İnegöl coğrafyasına intikal eylemiş ve Osman Gazi tarfından İnegöl fatihi Turgut Alp’ e dirlik olarak tahsis edilmiş olan yöreye yerleşmiştir.
Orhan Gâzî, İnegöl fâtihi Turgut Alp aracılığı ile Geyikli Baba‘yı tanımış ve ona karşı sempati duymuştur. Bu arada Geyikli Baba tarafından temsil olunan Bâbî geleneği‘ni de benimsemiştir. Bu sebepten Orhan Gâzî, İnegöl coğrafyasında ilk imar faaliyetine Geyikli baba’nın ikamet eylediği Baba Sultan köyü’nden başlamıştır .
Orhan Gazi,1350’li yıllarda Geyikli Baba adına Baba Sultan Köyü’n de bir Cuma Mescidi, bir tekke-zaviye ve bir de türbe yaptırmıştır. Orhan Gazi, fetih sonrasında İnegöl’de merkezî yerleşim alanının ortasında inşâ edilerek hizmete açılmış olan Zaviyeli Mescid görevlisine de bir ‘‘hizmet dirliği’‘ tahsis eylemiştir.
Kaynağı, Bağdat ve Kırşehir coğrafyasına dayanan Bâbî geleneği, Kütahya merkezli Germiyanoğluları coğrafyasını aşarak Domaniç sıra dağları güzergâhı izlenerek İnegöl coğrafyasına intikal eylemiştir.Bu geleneğin İnegöl coğrafyasındaki temsilcisi de “Baba Sultan“ lakabı ile de anılan “Geyikli Baba“ olmuştur.
İnegöl’ün fethinden sonra Turgut Alp’e dirlik olarak tahsis olunan ve kaynaklarda “Turguteli“ diye kaydedilen yöreye, Geyikli Baba gelip müritleri ile birlikte yerleşmiştir.
Baba Sultan ve müritleri, Bâbî geleneği’ne dayalı bir yaşam biçimini tercih ederek kırsal hayatı benimsemişler ve şehir hayatından uzak kalmayı tercih etmişlerdir. Bu nedenle onlar, şifâhî kültüre dayalı olarak benimsedikleri Bâbî geleneği’ni kırsal alanda sürdürerek kasaba ve şehir hayatına iltifat etmemişlerdir.
Bununla birlikte bu iki geleneğin tarihî süreç içinde İnegöl kasaba merkezinde Noktacı Kāsım Efendi Tekke Mescidi’nde bu iki tarîkat geleneğinin buluştuklarına şahit olmaktayız.
Bu sebepten İnegöl Yenice Mahallesi‘nde yer alan Noktacı Kāsım Efendi Tekke Camii, halk arasında uzun yıllar “Geyikli Camii“ olarak da anılmıştır. Bâbî geleneği’ne bağlı kişiler, mukaddes tanıdıkları geyik boynuzlarını , bu cami minberi üzerinde teşhir etmeyi-uzun yıllar- gelenek olarak sürdürmüşlerdir.