İnegöl’ün bu üçüncü işgali, 6 Eylül 1922’ye kadar 13 ay 27 gün devam etmiştir.
Şüphesiz bu işgal döneminde İnegöl’de büyük sıkıntılar çekilmiştir. İnegöl’ün gençleri, Yunanlıların yaptığı tutuklamalardan korunmak için dağa çıkmışlar ve Erikli / İclâliye Köyü çevresinde barınmaya çalışmışlardır.
Çünkü Yunanlılar, değişik bahanelerle, bir çok kişiyi tutuklayarak Yunanistan’a göndermiştir.
Yaşlılar ise İnegöl’de kalarak pasif direniş içinde yaşamışlar ve olay çıkmasına fırsat vermeden Kuvây-ı milliyenin güçlenmesi için gayret göstermişlerdir.
İnegöl’de Kuvây-ı Milliye teşkilatını ilk kuran Erzurumlu Mehmet Salih Yeşil Hoca olmuştur.
İclâliye’li / Erikli’li Hafız Abdullah Efendi de İnegöl Kuvây-ı milliyecilerinin önde gelenlerindendir.
Harputlu yüzbaşı Avni Bey, emrindeki 86 kişilik bir müfreze
ile 15 Temmuz 1920 günü İnegöl’e girmek isteyen Yunan işgal kuvvetlerinin öncü birliklerini, Bursa yolu üzerinde ve İnegöl girişinde yer alan Gazhâne mevkiinde durdurmuşlardır.
Burada vukû bulan silahlı çatışmada müfreze komutanı Harputlu Yüzbaşı Avni Bey ve 56 arkadaşı, şehit düşmüştür. 30 arkadaşı da yaralanmıştır.
Bunun üzerine Yunan birlikleri, İnegöl’e girmekten vaz geçmişler ve Dimbos-Aksu hattında yer alan Çataltepe’de tesis ve tahkim ettikleri karargahlarına dönmüşlerdir.
Ancak İşgalin sürdüğü bu dönemde Doma köylüleri, Cerrah ve Yeniceli Rum Ermeni çetelerinin hazırladıkları proveke bir olay sebebi ile Yunanlılar tarafından topluca imhâ edilmişlerdir.
Derin acı çeken Doma köylüleri, şehidlerine vefa borçlarını ödemek adına köylerinin ismini değiştirmişler ve Domaköy yerine: “Şehidler”
ismini almışlardır.
Ayrıca; şehidleri adına köylerinde bir de âbide yaptırmışlardır.
Ne denir ki dârısı, İnegöl’lü yöneticilerin başına…
Harputlu yüzbaş Avni Bey ve 56 şehit arkadaşını, İnegöl’lüler de – inşâallah bir gün – hatırlarlar da vefa borçlarını ödeme hususunda daha da fazla gecikmezler.
Ümit ederim ki Harputlu Yüzbaşı Avni Bey ve 56 arkadaşının şehid düştüğü yere dikecekleri muhteşem bir âbide ile vefa borçlarını İnegöl’lüler de öderler..
İşte o zaman her yıl, geleneksel olarak, İnegöl’de yapılmakta olan 6 Eylül kutlamaları, bir anlam kazanır ve bu şekilde yapılacak bir kutlama, İnegöl’lülerin, kent bilincine ulaşmasına vesile olur.
Bu husus, yerel ve genel idarede sorumluluk yüklenmiş veya yüklenecek olan tüm idarecilerin dikkatine saygı ile sunulur.
RECEP AKAKUŞ Hocanın eserinden düzenleyip yayına hazırlayan
Ayhan Talha Bayraktar