Sultan II. Bayezid’e sadrazam olduğu 1481-83 yıllarında İshak Paşa, İnegöl’deki imâretine bir de medrese ilave ettirmiştir.
Zengin vakıf kaynakları bulunan İnegöl-İshak Paşa Medresesi, Prof. Dr. Cahit Baltacı’nın XV-XVI. Asırlarda Osmanlı Medreseleri adlı değerli eserinde açıklandığı üzere, yüksek dereceli medreseler arasında yer almış; Ebussuûd Efendi ve benzeri büyük âlim ve müderrisler, bu medresede ders vermişlerdir.
Hiç şüphesiz bu durum, İshak Paşa’nın sağlığında ve oğullarından Pîrî Ahmed Çelebi’nin, Sultan II. Bayezid’in (1481-1512) husûsi defterdârı bulunduğu ve diğer oğlu Şâdî Bey’in de Yavuz Sultan Selim’in (1512-1520) Amasya sancak beyi olduğu ikbâl dönemlerinde gerçekleşmiştir.
İnegöl’ün imarında üçüncü kademeyi oluşturan Kethüdâ Sofu Hacı Sinan Bey dönemine gelince -kısmen- yukarıda temas edildiği üzere Hamzabeyoğlu Derviş Mehmed Bey ile Kethüdâ Sofu Hacı Sinan Bey’in işbirliğine şahit olmaktayız.
İnegöl’ün timar sahibi Derviş Mehmet Bey’in, “İrmiyâz/Atış Alanı” yöresinde yer alan “Digrîhî Çayırı ve bağçesi”, mücavir alan olmaktan çıkarılmış ve İnegöl’ün üçüncü mahallesi olarak tescili yapılmıştır ki B/1520’de yapılan tahrir ve sayımda bu durumu, açık seçik görmekteyiz.
Derviş Mehmet Bey ve Kethüdâ Sofu Hacı Sinan Bey’in birlikte hazırladıkları bir organizasyon içinde İnegöl’e getirilen Noktacı Kasım Efendi, Yenice Mahallesi’ndeki tekke ve zaviyeye yerleştirilmiştir.
B/1520’de Yenice Mahallesi olarak tahrir defterlerine tescili yapılmış olan “İrmiyâz /Atış Alanı”ndaki Yenice Karyesi, İnegöl’ün üçüncü mahallesi olmuştur. Şu kadar var ki Cami-i Şerîf ve Sinanbey mahalleri ile arasında “İmâret-i İshak Paşa ve Ehl-i Vezâif” adı verilen ticaret ve sanat bölgesi, yer almıştır.
Bir ticaret bölgesi ile üç mahalleden oluşan o yıllardaki İnegöl’ün kent dokusu, morfolojik olarak, şöylede tasvir olunabilir:
1) Sosyal ve kültürel tesis olarak bir zaviyesi, bir mescidi, bir sıbyan mektebi, bir kervan konaklama yeri ve de iki hamamı bulunan merkezde Sinanbey Mahallesi.
2) Bir Cuma Camii ve bir de Çamaşırlık-Eğrek Mescidi bulunan Cami-i Şerîf Mahallesi.
3) Bir Zaviyeli camii,bir fevkânî kervansarayı, bir medresesi, bir hamamı ve de dükkânları bulunan “İmâret-i İshak Paşa” ticaret ve sanat bölgesi4) Bir zaviyesi, bir mescidi, güvenlik kuvvetlerinin eğitimi için kullanılan bir
“İrmiyâz /Atış Alanı” bulunan Yenice Mahallesi.
Söz konusu dört yerleşim alanı için -yol güzergahları dikkate alınarak- ayrı ayrı mezarlıklar, tesis olunmuştur. O yıllarda Bedre Deresi de Hocaköy Deresi de tabiî yataklarında akmaktadır ki Bedre Deresi’nin tabii yatağı, günümüzdeki Suyolu Caddesi-Osmanbey Caddesi ve Zindancık Köyü / Mevkii yönündedir.
Hocaköy Deresi’nin tabiî yatağı da günümüzde Osmaniye Mahallesi’nde yer alan Dere Sokağı’nı izleyerek Çamaşırlık Camii’nin bulunduğu noktadan geçerek Adabînî/ Sığırtmaçlı Köyü yönünde ilerlemektedir. (DEVAM EDECEK İNŞALLAH!)
RECEP AKAKUŞ Hocanın eserinden düzenleyip yayına hazırlayan
Ayhan Talha Bayraktar