Haksızlıklar karşısında susan dilsiz şeytandır lafı her ne kadar hadisi şerif olarak biliniyor olsa da bu sözün hadisi şerif olmadığı kelamı kibar olduğu yapılan araştırmalardan anlaşılmaktadır. Bu sözün ister hadisi şerif isterse kelamı kibar olması gerçeklerin ortaya çıkması için verilen ya da verilecek mücadelenin değerini küçültmez. Haksızlıklar karşısında mücadele etmek, haksızlıkların oluşmasına mani olmak vicdani, insani ve imanı bir görev olduğuna şiddetle inanlardanım.

Ülkemizin dar gelirliler açısından iyi yönetilmediğini sağır sultan bile duydu ama ne yazık ki bazı çıkar severler çıkarları uğruna gerçekleri görmezlikten gelip adeta dilsiz şeytan rolünü oynuyorlar. Güvenirlik katsayısı sıfır olan TUİK bile yıllık enflasyonu % 44,38 olduğunu açıkladığı halde, çalışanların enflasyona ezdirilmeyeceği söylenmesine rağmen asgari ücrete % 30 artış yapıldı. Bu ne insani ne vicdani ne de imanı bir eylemdir.

Asgari ücretin enflasyonun altında artırılması nasıl ki insani, vicdani ve imanı değil çalışan memur ve memur emeklilerin de aylıklarına yapılan artış da insani, vicdani ve imanı olduğunu söylemek mümkün değil. Bilindiği gibi memur ve memur emeklilerinin aylıklarında ki artışlar yetkili sendika ile Çalışma Bakanlığının arasında yapılan anlaşmaya göre yapılıyor. Memur ve memur emeklisinin enflasyonun altında bir maaş artışıyla ilgili söylenecek o kadar çok şey var ki insan hangisine öncelik vereceğini şaşırıyor. Olayı objektif bir ölçekle değerlendirildiğinde işinin ehli olmayan sendika yetkililerin sözleşmeyi yaptığı anlaşılıyor. İşin ehli ve vizyoner bir sendika yetkilisi olsaydı anlaşmaya şu maddeyi koydurabilirdi. ‘Altı aylık ya da yıllık memur ve memur emeklisinin maaş artışı Çalışma Bakanlığı ile sendikamız arasında yapılan anlaşmaya göre yapılır. Altı aylık enflasyon ya da yıllık enflasyon yapılan anlaşmanın üzerinde çıkarsa enflasyon oranına en az % 1, %2 (artık ne oran eklenecekse o oranda) refah payı da eklenerek memur ve memur emeklisinin maaş artış oranı belirlenir.’ Bu cümleyi yazmayı beceremeyen bu kadar basit bir anlaşmayı yapmaktan aciz bir yetkili sendika iş başında var.

Ülkemiz, emeklilerin yaşamasına uygun bir ülke olmaktan çıkmış durumda. Öncelikle asgari ücretin altında hiçbir emekli maaşı olmaması gerekiyor. İnsanları açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm etmek hiçbir sosyal devlet yönetimi anlayışıyla açıklanamaz ama bugünün Türkiye’sinde insanlar açlık sınırının altında yaşamaya mahkûm ediliyorlar. İşin şirazesi 2023 Temmuz ayında kaçtı. Temmuz ayında çalışanlara verilen seyyanen zam ne yazık ki emeklilerden esirgendi. Eskiden sendika yoktu ve her iktidar çalışan ve emeklinin hakkını güvenirlik kay sayısı sıfır olan TUİK’in belirlemiş olduğu enflasyon oranında artırırdı, kimse de çıkıp ben haksızlığa uğradım diye yaygara koparmazdı. Şimdi güya hakların korunması için sözüm ona yetkili sendika var. Bu sözüm ona yetkili sendikanın yaptığı sözleşme irdelendiğinde kimin adına çalıştığını insanın aklı tahayyül etmiyor. Yetkili sendikanın yetkilileri hesap bilmezler mi? Yapılan sözleşme irdelendiğinde hesap bilmedikleri apaçık anlaşılıyor. Diğer alanlarda olduğu gibi sendikalarda da işin ehli olanlar görev başında değiller ne yazık ki.  

İşbirlikçi, iş bilmez yetkili sendikanın yaptığı anlaşma gereği memur ve memur emeklisinin altı aylık maaş artışı %11,54. Halk nazarında güvenirlik katsayısı sıfır olan TUİK’in bulduğu altı aylık enflasyon oranı ise %15,75. Güvenirlik kat sayısı sıfır olan TUİK’e göre bile memur ve memur emeklisinin altı aylık hak kaybı % 4,21. Çalışan ve emeklilerin hak kayıplarının sadece bu dönemle sınırlı olsa ileride bunun telafisi yapılabilir düşüncesiyle insanlar az da olsa teskin olabilir. Hak kayıplarının sadece bu dönemle ilgili olmadığı önceki dönemlerde yapılan ücret artışlarının incelenmesi halinde durum ortaya çıkacak. Kronolojik olarak açıklamak gerekirse 2023 yılında emeklilere verilmeyen seyyanen zamdan emeklilerin hak kaybı o zamanın değeri ile sekiz bin tl. 2024 yılı temmuz ayında enflasyon %24,73 memur ve memur emeklisine verilen maaş artışı %19,31. Memur ve memur emeklisinin hak kaybı 5,42. 2023 Temmuz ayından beri memur emeklilerinin hak kayıpları sekiz bin tl +  %9,63. Çalışan memurların ise % 9.63. Hangi taraftan bakarsanız bakınız iktidar küfeyi çalışanların ve emeklilerin sırtına vurmuş, onları inim inim inletiyor.

Çalışanların ve emeklilerin enflasyon altında ezdirilmeyeceği söylenmesine rağmen bu kesimin haklarının gasp edilmesi hangi paradigmayla açıklanacak çok merak ediyorum. Bu zulümle iktidar devam ettirilemez, bunun er geç sandıkta hesap sorma zamanı gelir. Yapılan bu keyfi uygulamalarla dağın fare doğurmasını bırakın, dağ fare bile doğurmadı.

ÖZER YILMAZ