Abdulvasih Duran'ın Köşe Yazısı

      İnsan ana hatlarıyla BEDEN ve RUH’tan oluşur.Nasıl ki bedenin ihtiyaçları,istekleri varsa ruhun da haletleri vardır.Ruhun dışa yansıyan en önemli göstergesi duygulardır.İnsanın bir çok duygusu vardır.Ancak ana hatlarıyla duygularımızı şu başlıklar altında zikredebiliriz.

-ACILARIMIZ:Hani bir söz vardır,denir ki “Acılarımız hocalarımızdır”.Yani insanı olgunlaştıran ve pişiren aslında çektiği acılardır.Onun için büyüklerimiz derler ki “Derdini sev” veya “Sevilecek derdin olsun”.Sadi Şirazi der ki:”Derdi olmayan adam yoktur varsa da adam değildir”. Anneyi kutsal yapan doğum sancısıdır.Çocuk acının hediyesidir.

     Müslüman acıyı kutsamaz.Yani acı çekmek için acı çekilmez.Bir ideal uğruna acı çekilir ve acıya katlanılır.Acı amaç değil,sonuçtur.

     Yapılan araştırmalarda Şark Dünyasında hareketsizlik ve acı vardır.Batı Dünyasında da hareketlilik  ve hazz (zevk) vardır.O nedenle Şark’ta madde ve Dünya kötülendiği için dünyevi projeler üretilemiyor.Oysa Kur’an bizden hem Dünya da hem de Ahirette mutlu olmamızı ister.” Kimileri de şöyle der: "Rabbimiz! Bize bu dünyada güzellik ver, ahirette de güzellik ver. Bizi o ateşin azabından koru!"(Bakara,201).

     İnsan koruk gibidir.Üzüm olmak isterseniz Güneşin altında kalmanız gerekir.Acılar olmadan insandaki şefkat ve merhamet ortaya çıkmaz.

     Birde Allah’tan gelen musibetler (acılar) vardır ki burada  müslümana düşen görev sabırlı olmaktır.”Onlar ki başlarına bir musibet geldiğinde: “Şüphesiz ki biz Allah’a aitiz/Allah’tan geldik ve hiç şüphesiz yine O’na döneceğiz.” derler. (Bakara, 156).

-MEZİYETLERİMİZ:Bir  insanın davası onun birinci meziyetidir.O nedenle insanın uğruna ölebilecek bir davası olmalıdır.Veya öyle bir dava olacak ki uğruna ölecek kişiler olmalıdır.

      İslam’da ŞAHSİYET vardır.Buna karşılık batıda ise BİREY vardır.Birey tek başına hareket edendir.Onun için Batı kültüründe 18 yaşına gelen bir genç artık anne babasını bile saymıyor.Şahsiyet ise yerine göre tek başına -"Eşhedu” ( Ben şahitlik yaparım) da olduğu gibi.

-Yerine göre birlikte olma “Na’budu” (ibadet ederiz) de olduğu gibi anlamına gelir. 

             Sevgi,ilim,şefkat,merhamet v.b.güzel hasletler insanda bulunan belli başlı meziyetlerdir. 

      Kontrol edilemeyen meziyetler zaafa dönüşebilir.Örneğin:

-Mülk iyi kontrol edilemezse FİRAVN’luğa dönüşür,

-İlim iyi kontrol edilemezse BELAM’lığa dönüşür,

-Servet iyi kontrol edilemezse KARUN’luğa dönüşür.

      Değeri bilinmeyen ve kontrol edilemeyen nimetler insanın ve toplumun başına sorun olur.Örneğin,

-Ağız bir nimettir,değeri bilinmeyince ve iyi kontrol edilmeyince dedikodu merkezi olur.

-Cemaat bir nimettir,değeri bilinmeyince ve iyi kontrol edilmeyince  terör örgütü olur.

-Evlat bir nimettir,değeri bilinmeyince ve iyi kontrol edilmeyince Peygamber ağlatan bir bela olur.

-ZAAFLARIMIZ:Kontrol edilebilen zaaflar meziyetlere dönüşür.Örneğin,

-Korkuyu iyi yönetebilirsen o korku insanı güvenliğe ve selamete kavuşturur.Korku kontrol edilmezse insanda “Hırs”ın oluşmasına sebebiyet verir.

-Bunun gibi öfke de bir duygudur.Onun yerinde kullanmazsan sonu nedamet ve pişmanlıkla sonuçlanır.Onun için İslam insanın duygularını inkar etmez ve yok saymaz .Onları kontrol etmemizi ister.”

-Şehvette bir duygudur.Onu evlilik gibi helal  yerde kullanırsan nimet olur.Onu haramda ve zinada kullanırsan hem insanı hem de toplumun ifsadına sebep olursun.