Eğitim öğretim yılı birçok çıkmazlarla yeniden başladı. Okula yeni başlayan öğrencilerin okula uyumlarını kolaylaştırmak amacıyla 9 Eylülde başlaması gereken eğitim süreci bazı gruplara 2 Eylülde başladı. İşimiz gücümüz eğitim olduğuna göre yeni eğitim öğretim sürecinin başlaması nedeniyle bazı çıkmazlardan bahsetmenin, bu çıkmazların çözümü için yetkililerin kulağına kar suyu kaçırmanın yararlı olacağını düşünüyorum.

Ülkemizde Türk vatandaşlarının çocuklarının işi Türk vatandaşı olmayıp ülkemizde okuyan öğrencilere göre daha zor görünüyor. Burada her hangi bir ırk ayrımı yaptığımı düşünüyorsanız, yanıldığınızı peşinen söylemek istiyorum. Sözünü ettiğim eğitim çıkmazını bir örnek ile açıkladığım zaman olay net alarak açıklanmış olacak. Hakikaten Türk vatandaşlarının çocuklarına ne kadar haksızlık yapıldığını bir örnekle ortaya koyacağım.  

Malum bazıları çift vatandaş olarak doğuştan şanslı insanlar olarak dünyaya geliyor. Türkiye’de ki eğitim çıkmazlarının birisi tam burada devreye giriyor. Örneğin hem Türk vatandaşı olan hem de x ülkesinin vatandaşı olan bir öğrenci okulöncesinden lise eğitimine kadar lise eğitimi de dâhil eğitimini Türkiye’de Türkçe dili ile alıyor. Söz konusu öğrenci lise eğitiminden sonra YKS sisteminde sınava girmesi gerekirken lise son sınıfının son günlerinde Türk vatandaşlığından çıkıyor ve çift vatandaşlıktan hakkı olan x ülkesinin vatandaşı oluyor. Bu öğrenci x ülkesinin vatandaşı olarak YÖS sistemiyle sınava giriyor. Rüyasında bile göremeyeceği bölümlere YÖS sistemiyle parasını bastırarak kaydını yaptırabiliyor. Bu bölümler; tıp olabilir, diş hekimliği olabilir, mühendislikler olabilir, öğretmenlikler olabilir kısacası aklınıza hangi bölüm geliyorsa o bölümler olabilir. Gerçekte bu tür öğrenciler YKS sistemiyle sınava girecek olsa TYT’yi bile kazanmakta zorlanabilirler. TYT’yi kazanmakta bile zorlanacak öğrenci haksız bir şekilde YÖS sistemiyle ve paranın gücüyle istediği bölümü kazanabiliyor. Hasbelkader üniversiteyi bitirip mesleğe atanacağı zaman bu kişiler yeniden Türk vatandaşlığına geçiyor ve bin bir güçlükle kazandığı bölümden mezun olan Türk vatandaşlarıyla aynı işte çalışma lüksüne sahip oluyor. Bu haksızlığa, bu talan düzenine hangi bakan ve hangi makam dur diyecek çok merak ediyorum. Yazık günah değil mi Türk vatandaşı olan öğrencilerimize?

Eğitim hizmetinin, sağlık hizmetinin ve adalet hizmetinin devlet eliyle yapılması gerektiğini düşünenlerdenim. Ülkemizde adalet hizmetleri devlet eliyle yürütülüyorken sağlık ve eğitim hizmetleri ne yazı ki özel sektör ve devlet eliyle ortaklaşa yürütülmekte. Sağlık hizmetlerinin özel sektör aracılığıyla yapılmasında birçok mağduriyetlerin yaşandığını hepimiz kıyısından köşesinden biliyoruz. Bu konuyu burada dile getirmek şimdilik uygun olmayacak, bugün eğitimdeki çıkmazlara dokunmak daha uygun olacak.   

İnsanlar çocuklarını özel okullara niçin gönderiyor?

Güvenli bir ortam olduğunu düşündüğü için sınıf mevcutlarının düşük olduğunu düşündüğü için eğitim kalitesinin yüksek olduğunu düşündüğü için tam gün eğitim yapıldığını düşündüğü için. Bütün bunlar özel okulların artıları olabilir ancak devlet okullarına devam eden öğrenciler ile özel okullara devam eden öğrenciler arasında da birçok çıkmazların olduğunu düşünenlerdenim. Bu çıkmazlar devlet okullarına devam eden öğrencilerin aleyhine haksız rekabetin oluşmasına vesile olmakta. Özel okula devam eden öğrencilerin notları, devlet okullarına giden öğrencilere göre daha bir şişirilmiş olarak kayıtlara geçmekte. Devam devamsızlık konusu da yine devlet okullarına giden öğrencilerin aleyhine işlemekte, devlet okullarına giden öğrencilerin devamsızlık yapmalarına hiç ama hiç müsamaha gösterilmezken, özel okullara giden öğrencilerin devamsızlıkları göz ardı edilebiliyor. Başka bir eğitim çıkmazı ise devlet okullarında ki ders saati sayısı ile özel okullarda ki ders saatlerinin sayısının farklılığında. Özel okullarda kademesine göre haftalık on beş saat ile beş saat arasında devlet okullarının aleyhine bir durum söz konusu. 

Bu çıkmazların çözüm önerileri var mı diye soranlar olacaktır. Bir yerde bir çıkmaz sorun varsa onun aynı zamanda çözüm yolları vardır. Eğitim sisteminin çıkmazları çözülmeden diğer sitemlerin başarılı olacağını düşünmek ne yazık ki hayalden öteye gitmiyor.

ÖZER YILMAZ