Recep Akakuş'un Köşe Yazısı

Kulaca Köyü, İnegöl’ün doğusunda ve Ahî Dağı’nın orta kesiminin güney eteklerinde yer almıştır. Kocadere ve tarihî İpek Yolu’nun geçit yerinde kurulmuştur. Bir diğer ifade ile Uluyol adını alan İpek Yolu üzerinde önemli bir nirengi noktasıdır. Arazisinin büyük bir kısmı, ovada yer alır. Bir bölümü de Ahî Dağı eteklerinde kalır. Geçimleri, ağırlıklı olarak çiftçiliğe dayanır. Meyve ve sebze de yetiştirilir. Kısmen hayvancılık da vardır. Özellikle büyükbaş hayvanlardan manda üretimi dikkati çeker. Çünkü ova bölümünde zengin çayır-meraları vardır. Yakın civarında, Alibey, Bilal, Şıbalı, Süpürtü ve Yiğit köyleri yer alır. İnegöl şehir merkezine uzaklığı, 6 kilometredir.

1990 yılı genel nüfus sayımına göre köy nüfusu, 779 kişidir. 2000 yılı genel nüfus sayımına göre ise 409’u kadın ve 395’i erkek olmak üzere toplam köy nüfusu, 804 kişi olmuştur. Yerli köylerdendir. Kendilerine mahallî bir tabirle, manav derler ki önceki bahislerde işaret ettiğimiz gibi manav, ilk yerleşik düzene geçen Türkler anlamında kullanılmaktadır.

Türk köyü olarak Köyün kuruluşu, Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile yaşıttır. Çünkü Osman Gâzî, bu köyü, İnegöl’ün fethinden 14 sene önce 1285 yılında fetih eylemiştir. İnegöl ise bundan 14 sene sonra, 1299 yılında Turgut Alp tarafından Türklüğe kazandırılmıştır. Tarihî belgelerden anlaşıldığına göre Osman Gâzî’nin ilk askerî harekâtı, İnegöl Tekfuru Nikola’ya karşı yapılmıştır. Bu askerî harekâtın yapıldığı yer, Adahöyük adı verilen bugünkü Hamza Bey Köyü’dür. Bu harekât sırasında Osman Gâzî’nin yeğeni Baykoca şehit olmuştur.Naşı, bugün Hamza Bey Köyü diye anılan köyde ve eski Yeni-şehir yolu üzerinde Mehmed Bey Camii yakınındadır. Bu zat, Osmanlı’nın ilk şehididir. Osman Gâzî verdiği bu ilk şehidin intikamını almak üzere, 1285 yılında İnegöl Tekfuru Nikola’nın ileri karakolu durumunda olan Kolcahisar Kalesi’ne bir baskın düzenlemiş ve burasını ele geçirmiştir. Osmanlı’ların ele geçirdikleri ilk kale, Kolcahisar/Kulaca Kalesi olmuştur.

Osman Gâzî, bir yıl arayla gerçekleştirdiği bu askerî harekât ile hem yeğeni Baykoca nın intikamını almış hem de kuracağı devletin ilk temel taşını koymuştur. Görüldüğü üzere, bu temelde İslâm’ın, nübüvvet ve risaletten sonra en yüksek mertebe olarak nitelediği şehâdet unsuru, önemli rol oynamıştır.

Bundan böyle İnegöl fethine doğru giden yolda üçüncü gerçekleştirilen aşama, Domaniç Derbendi veya İkizçe Savaşı’dır . Bu savaş, İnegöl Tekfuru Nikola ile Karacahisar Tekfuru’nun, müştereken, hazırladıkları bir baskına karşı Domaniç Derbendi’nde ve iki-Sular mevkiinde yapılmıştır. Bu muharebede de Osman Gâzî,ağabeyi Savcı Bey’i Şehit vermiştir. Böylece; Osmanlı’nın kuruluş aşamasında baba ve oğul iki şehidin kanı, vatan edinme uğrunda, kara toprağı sulamıştır.

Adahöyük/ Hamza Bey Köyü, Osmanlı’nın ilk şehidi olan Bayhoca/ Baykoca oğullarına dirlik olarak tahsis olunmuştur. Savcı Bey’in diğer oğul ve ahfadına da Kolcahisar/Kulaca Köyü, dirlik olarak verilmiştir. Asırlar boyunca bu iki köy, Savcı Bey neslinden gelen kimselerin mülkü olarak tasarruf edilmiştir. Ancak 16. asırdan sonra Savcı Bey’in çocuklarından Süleyman Bey kızı Hatice Hatun, Hamza Bey torunlarından Mehmed Bey ile evlenmiş ve bundan böyle; bu iki seçkin sülaleden gelen kimseler, Kulaca ve Hamza Bey Köylerini, müştereken, tasarruf etmişlerdir. Evlilik bağı ile buluşan bu iki seçkin aile, zaman içinde mülkiyetlerine sahip oldukları bu yöreleri, vakıf statüsüne geçirmişler ve ölümlerinden sonra da tasarruflarını bu yolla devam ettirmişlerdir.Günümüzde halen ayakta kalabilen Hamza Bey Köyü’ndeki Mehmed Bey Camii ve Külliyesi ile Kulaca Köyü’ndeki Mehmed Bey Camii ve Külliyesi, bu dönemle ilgili önemli mimarî eserlerdir.Mehmed Bey,Bursa ve Bolu Sancak Beyliklerinde bulunduktan sonra Amasya Sancak Bey’i olmuş ve 1516 yılında yapılan Mercidabık Savaşı’nda şehit düşmüştür.