Mehmet Arif Selim'in Köşe Yazısı
Her zaman 'Kızılelma' peşinde olmalıyız, var olabilmek için bun mecburuz diye ifade etmeye çalışmıştık geçen hafta.
Zafer Bayramı haftasına denk getirilerek Ankara'da bir Teknofest düzenlendi. Yaklaşık bir milyon genç katılmış Teknofest'e yarışmacı olarak. 'Kızılelma' peşinde bir milyon genç anlamına gelir bu. Değişik alanlarda hayali olan, hedefi yani 'Kızılelma'sı olan gencimizin olması geleceğe daha umutlu bakmamız için ışık oldu adeta.
Yedi yıl önce başlatılan Teknofest'e, o günden bu güne kadar her kim emek verdiyse ve veriyorsa hepsine gönülden teşekkür ediyorum.
Bu gibi çalışmalar vatan aşkı ister ve gelecek adına bir hayale sahip olmayı gerektirir. Vatan için hayal kuranlara ve hayal kurmayla kalmayıp bu hayalleri gerçeğe dönüştürmek için çalışanlara ne kadar teşekkür etsek azdır.
Artık bizim gençlerimiz de, tıpkı gelişmiş ülkelerdeki gençler gibi; hayal kurup çalıştıklarında, o hayallerini gerçekleştirmeleri için devletimizin her desteğini göreceğini biliyorlar. Bunun yanında teknokentler veya teknofest gibi imkanların olduğunu biliyorlar.
Bu milletin evlatlarına bu imkanları sunmak, teknoloji yarışında batıyı yakalamamızı sağlamak demektir. Teknoloji yarışında geçmişin kayıp yıllarını telafi edebilmek, geleceğin dünyasında var olabilmek için hayati öneme sahiptir.
Gençlerimize imkan sağlamaktan daha önemli olan şey onlara özgüven aşılayabilmektir diye düşünüyorum. Son dönemde, teknoloji alanında pek çok başarıya imza atılmış olması, milletimizin yüz yılların birikimi olan ve kendine güvenini kaybetmesine neden olan 'aşağılık kompleksi'nden kurtulmasına da vesile olmuştur.
Kendi uçağını, helikopterini, füzesini, tankını, motorunu, insansız kara - hava - deniz araçlarını, savaş gemisini, uydusunu, vs.vs yapabilen bir ülke olmamızın pek çok faydasının yanısıra, 'biz de yapabiliriz' algısını oluşturması, bence en büyük faydalarından birisidir. İşte oluşan bu özgüven, bir milyon genci Teknofest yarışmalarına katılmaya yol açmıştır.
Bu güzelliklerde emeği olan pek çok gencimiz, mühendisimiz var şüphesiz, hepsine minnettarız.Bu noktada özellikle bir ismi zikretmeden geçersem ayıp olur diye düşünüyorum:
O isim; Teknofest'in de öncüsü olan, İHA-SİHA dahisi, Kızılelma uçağının öncüsü olan Selçuk BAYRAKTAR'dır. Geçmişte nice böyle yetenekli isim engellenmişti. Nuri DEMİRAĞ, Vecihi HÜRKUŞ, Şakir ZÜMRE, Nuri KİLLİGİL, vb. Selçuk BAYRAKTAR da zamanında engellerle karşılaşsada pes etmedi, FETÖ'nün güçlü olduğu dönemde onlara boyun eğmedi ve sonunda başardı. Simdi pek çok Türk gencinin örnek alacağı bir isim haline geldi. Örneğin ben beş yaşındaki oğlumla kartondan birşeyler tasarlarken, "geleceğin Selçuk BAYRAKTAR' ı olacaksın" diyorum aylardır. Bu ufku bu çocuklara açan başarıları ve örnekliği için, hemşehrim Selçuk Bey'e teşekkür ediyorum, Allah ilmini artırsın, Allah razı olsun diyorum.
Tüm bu teknoloji atılımlarının desteklenmesinde, emperyalist ülkelerce bu projelerin engellenememesinde, şüphesiz ki en büyük pay devletimize ve devletimizin Cumhurbaşkanı Erdoğan'a aittir. O'na da teşekkür etmeden geçmemeliyim.
Ülke için çalışan, üreten herkese teşekkürler. Bu milletin ayağındaki en büyük prangalardan olan 'aşağılık kompleksini' yenmesinde katkîsı olan herkese sonsuz teşekkürler. Sağ olsunlar, Allah sayılarını arttırsın.
Haydi gençler; milli değerlerinizle gurur duyarak, batıya karşı eziklik hissetmeden, yeni 'Kızılelma' lar peşinde koşmaya ve geleceğe damga vurmaya var mısınız?