Recep Akakuş yazdı

Turgut Alp Köyü, İnegöl’ün güneyinde ve Uludağ’ın kuzey cephesinde orta bölümde yer alır. Arazisi, çok engebelidir. İnegöl Ovası’na inen akarsular, kuzeygüney istikametinde derin vâdiler oluşturmuştur. Bitki örtüsü ve akarsuları itibariyle yöre, çok zengindir. Geniş alanlar, orman ile kaplıdır. Başta kestane ve ceviz olmak üzere her çeşit meyve ağacı bulunmaktadır. Bu itibarla halkın geçim kaynağı, başta orman ürünleri olmak üzere, meyve ve sebzedir.

Yakın çevresinde, Kayapınar/Gelene,Süle/ Suluköy, Fevziye, Elmaçayırı ve Çiftlik/ Mesâriye köyleri yer alır.İnegöl’e uzaklığı, 15 kilometredir. 1990 yılı genel nüfus sayımına göre nüfusu, 431 kişidir. 2000 yılı genel nüfus sayımına göre 178’i kadın ve 177’si erkek olmak üzere toplam köy nüfusu, 335 kişidir.

Şehir merkezi ile bağlantısı, Cerrah Beldesi üzerinden sağlanır. Turgut Alp Köyü, yerli köylerdendir. Kuruluşu, Osmanlı Devleti’nin kuruluşuna kadar uzanır. Köy adını, Osman Gâzî adına İnegöl’ü ilk fetheden Turgut Alp’ten almıştır. Şüphesiz bu isim, köyün ilk adı değildir.

İlk kuruluşta köyün adı Genci’dir. Türkçe Hazine anlamına gelen bu isim, İran-Âzerbaycan’da bir şehir merkezidir. Daha sonraki devirlerde bu isim yerine köy, Işık adını almıştır. Ancak bu isim, halk tarafından benimsenmemiş ve Genci adı kullanılmaya devam etmiştir. Nihayet 1960’lı yıllarda köye, İnegöl’ün ilk fatihi Turgut Alp’in adı verilmiştir. Günümüzde bu isim ile yâd edilmektedir.

 Hatırlanacağı üzere Turgut Alp, 1299 yılında İnegöl’ü Osman Gâzî adına fetih eylemiş ve bu yöre, töre gereği, kendisine dirlik olarak verilmiştir. Turgut Alp, stratejik konumunu dikkate alarak bu yöreye yerleşmiş ve Genci Köyü’nü ikamet yeri olarak kullanmıştır. Çünkü burası, hem akarsu kaynaklarının zenginliği, hem meyve çeşitlerinin bolluğu hem de-başta gümüş ve demir olmak üzere-kıymetli maden yataklarının bulunduğu bir yöredir. Bu nedenle: batıda Kozören/Aktarma Köyü doğuda ise Domaniç-Derbendi adıyla anılan ve günümüzde Tahtaköprü Beldesi içinde kalan Koca Yayla ve Arapoturağı güzergâhına kadar olan geniş saha, Turguteli diye anılır.

Turguteli yöresinde bulunan eski köyler, İnegöl’ün fethinden sonra ilk yerleşik düzene geçen yürüklerin yerleşim yerleridir. Söz konusu yöre, Osman Gâzî tarafından Turgut Alp’e, dirlik olarak verildiği için bu yöre insanı, Turgut Alp’e karşı derin bağlılık hissetmiştir. Hatırlanacağı üzere Turgut Alp de Geyikli Baba’ya karşı derin saygı beslemiştir. O, gerek Osman Gâzî ve gerekse Orhan Gâzî devrindeki bütün askerî harekâtlara iştirak etmiş, Bursa ve çevresinin fethinde faal rol oynamış ise de hayatı boyunca Turguteli diye anılan bu yöreden hiç ayrılmamıştır. Sarayını da Geyikli Baba/Babaylar/Baba Sultan diye anılan köye inşa ettirmiş ve ölünceye dek Geyikli Baba’nın hizmetinde bulunmuştur. Öldükten sonra da -vasiyeti gereği-Turgut Alp/Genci Köyü’ne defnedilmiştir.

Mezarının bulunduğu yöre, hala, mahallinde Tekke ismiyle anılmaktadır. Yakın çevresinde asırlık kestane ve çam ağaç kütüklerine rastlanmaktadır. Merhum Avukat Mehmed Alemdaroğlu’nun önderliğinde Osman Nuri Kibaroğlu ve Numan Kartal’ın gösterdikleri üstün gayretler sonunda; Turgut Alp’in Genci Köyü’ndeki mezarı, ihya edilerek o’nun şanına yakışır bir türbe inşa olunmuştur.

Resmî kayıtlarda görüldüğü üzere günümüzde birer göçmen köyü olan Eski Köy, Kara Kadı ve Elmaçayırı köyleri, Genci Köyü’ne bağlı olarak değerlendirilmiştir. İlk yerleşik düzene geçen ve göçebeliği terk eden Genci köylüleri manav adıyla yâd edilmektedirler.