İnegöl şu sıralar köstebek yuvası gibi. “Kimse neden kazılıyor?” demiyor. Biliyoruz ki bu gerekli. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban'dan bizzat dinlemiştim. İnegöl'de altyapı çürüdüğü için içme suyunun %70'i boşa akıyor, yer altında kaybolup gidiyor. Halka su yetsin diye de BUSKİ kuyu suyu pompalamak zorunda kalıyor. Bizde haliyle çeşmelerimizden pınar suyunu içemiyoruz. Uludağ'ın dibinde olan bir ilçe olarak hazır su almak gibi bir garabetle karşı karşıyayız uzun süredir. Bu sorunun farkında olan Bursa Büyükşehir eski Belediye Başkanı Alinur Aktaş zamanında ihalesi yapılan altyapı çalışmaları seçimden önce büyükşehir'in bir kurumu olan BUSKİ tarafından başlatılmış ve araya seçim girmesine rağmen ihaleyi alan firma çalışmalarına devam etmişti. Hala da ediyor.
Asıl sorun şu ki, Ak Parti'li belediye başkanının yerine gelen CHP'li başkan Mustafa Bozbey'in yönetiminde kazılıp üstü örtülen ve tam 8 aydır asfalt dökülmeyen cadde ve sokakların toz toprak ile rezil hale gelmesi. Araçların sanayiden çıkamaması ve milletin bedava böbrek taşı dökmesi.. Büyükşehirin altyapı gibi asli bir görevi dahi organize edememesi. Krizi çözememesi. Plansız çalışmaları ile halkı hayatından bezdirmesi. Asıl sorun bu...
Peki bu sorunun ilk muhatapı kimler? Elbette ki CHP'li ilçe başkanı Zemci Şahin ve teşkilatıdır. Bu sorunu Bozbey'e götürüp sorunun hallolması için peşini aramaları gerekmez mi?
Daha sonra ki muhatapları kimler?
Elbette ki genel seçimlerde o zaman ki CHP Genel Başkanı ve Millet İttifakı Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu ve Bursa'da CHP'li vekili destekleyen, Millet İttifakı içinde yer alan partilerin ilçe başkanlarıdır, ilçe teşkilatlarıdır. Tamam belediye başkanlığında kendi adaylarını çıkarmış ve onu desteklemiş olabilirler ama sonuçta Millet İttifakından kalma bir dostlukları söz konusu. Ricacı olabilirler, bu sorunun peşine düşebilirler. Bozbey belki sizi kırmaz. Sonuçta İnegöl hepimizin.
Bu sorunun vebali sizindir. 8 aydır İnegöl toz ve çamur halinde çile çekmektedir. Bırakın insanların araçlarının toz toprakla kaplanmasını evlerde çoluk çocuk oturuyor. Hastası var, ustası var. Bütün gün o rezil tozu soluyor. İnsanların geleceğini çalıyorsunuz. Bunun günahı sizin boynunuzadır.
Ayrıca Ak Parti ilçe teşkilatının üzerinde de ölü toprağı var. Bu konuda sesi çok cılız çıkıyor. İlgisiz ve alakasızlar. İnegöl tarihinin gördüğü en etkisiz ilçe teşkilatı. Bu vebalde siz de ortaksınız. Uyandırayım.
Tahminim, bu sorunun kazananı iki meslek grubu olmuştur. Bunlardan biri araba tamircileri, diğeri de Psikologlar olsa gerek. Araba tamircileridir çünkü; İnegöl'de bozuk yollar yüzünden araba sahipleri araba tamircilerinden çıkamaz olmuştur. Diğer kazananı Psikologlardır, çünkü; bu sorunun uzamasından dolayı halkın psikolojisi bozulmuş ve psikologların kapılarını aşındırmak zorunda kalmış olabilirler.
Ama bu sorunun kaybedeni ise ister Ak Parti'li olsun, isterse CHP'li, Saadet veya İYİ Parti'li olsun İnegöl'lü seçmenlerdir. İnegöl halkıdır.
Bir de özel hastanelerdir. Böbrek taşı sorunu için artık muhtemelen eskisi kadar hasta gelmiyor çünkü Bozbey bu işi bozuk yollar sayesinde bedavaya halletmiştir.
Bir çok vatandaş şimdi soruyor, “yoksa bu sorun özellikle mi sürümceme de bırakılıyor? Sırf CHP kazanamadığı için İnegöl'den öc mü alınıyor?” Mustafa Bozbey bu konuda bir açıklama yapmak zorunda değil mi? Millet İttifakını destekleyen İnegöl ilçe başkanları bu konuda harekete geçmek zorunda değil midir?
Ama üzülerek söylüyorum ki bir zamanlar Büyükşehirde önemli bir mevkide olan bir şahıstan aldığım bilgiye göre bir ay öncesine kadar hala daha asfalt ihalesine çıkılmamıştı.
İnegöl veya Bursa belediyelerinde boy gösteren belediye meclis üyeleri sorumluluk hissetmiyorlar mı? Bununla ilgili adım atmak zorunda değiller mi? O mecliste İnegöl halkının sesini duyurmak mecburiyetinde değiller mi?
Şimdi haklı olarak soruyoruz; Biz ne zaman güleceğiz sayın Bozbey !? Hadi bizi boşver, bari şu sizi destekleyen seçmenin yüzünü güldürseydiniz. Bizim yüzümüzden onlarda güme gitti...