Abdulvasih Duran'ın Köşe Yazısı

            19 Temmuz Çarşamba  günü (dün) Hicri takvimin  birinci günüydü.Yani hicri 1444 bitti, dün itibariyle 1 Muharrem 1445. yıla kavuşmuş bulunmaktayız.Hicri yılbaşının cümlemize hayırlara vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyaz ederiz.

            Hicri takvimin kısaca tarihine bakıp  şunları açıklamakta yarar vardır.Bilindiği gibi Resulullah (sav) 622 yılında Mekke’den Medine’ye hicret etti.Medine de İslam devletinin kurulmasından Hz.Ömer (ra) dönemine kadar Müslümanlar bazı önemli olayları tarih başlangıcı kabul edip buna göre zamanlarını tayin ediyorlardı.Örneğin,’Fil hadisesi’,’Ficar harbi’,’Veda Haccı yılı’ ve bazı önemli kişilerin ölümü gibi olaylar tarih başlangıcı olarak kabul edilmekteydi.Ancak bu karışık bir durum arz ediyordu.Hz.Ömer (ra) bu karışıklığı gidermek amacıyla konuyu sahabilerle istişare etti.İstişarede çeşitli teklifler ileri sürüldü.Ancak bu teklifler kabul görmedi.

         Başta Hz.Ali (ra) olmak üzere bazı sahabiler hicreti , takvimin başlangıcı olması gerektiğini ileri sürdüler.Bu görüş hemen kabul edildi.Hicri takvim ‘Ay’ hesabına dayanır.Miladi takvime göre  on gün daha kısadır.Hicri takvim Muharrem ayı ile başlar ve Zilhicce ayı ile sona erer.

        Hicri(kameri) takvimin ayları şunlardır:1)Muharrem,2)Safer,3)Rebiülevvel, 4)Rebiülahir, 5)Cemazielevvel,6)Cemazielahir,7)Recep, 8)Şaban, 9)Ramazan, 10)Şevval, 11)-Zilkade, 12)Zilhicce.Bu aylardan dört tanesi haram aylardır onlar: Zilkade,Zilhicce,Muharrem ve Recep aylarıdır.

       Muharrem ayının  3 önemli özelliği vardır:

1)Hicreti esas alan  takvimin ilk ayı olması,

2)Sevgili Peygamberimiz Hz.Muhammed (sav) ın torunu Hz.Hüseyin’in (ra) bu ayda Kerbela’da şehit edilmesi.

3)İçerisinde ‘AŞURE’nin olması.(Aşure orucu)

         Peygamberimiz (sav) Medine’ye hicret ettikten sonra Medine’de yaşayan Yahudilerin oruçlu olduğunu öğrendi. O gün Muharrem ayının 10. günü Aşure günüydü. “Bu ne orucudur?” diye sordu. Yahudiler, “Bugün, Allah’ın Musa’yı düşmanlarından kurtardığı, Firavun’u boğdurduğu gündür. Hz. Musa (a.s.), bir şükür olarak bugün oruç tutmuştur” dediler.Peygamberimiz onlara, “Biz, Musa’nın sünnetini yaşatmaya sizden daha çok yakınız ve hak sahibiyiz” diyerek kendisi ve Müslümanlar o gün oruç tuttular.

       Hicri takvim Müslümanlar için çok önemli bir takvimdir. Çünkü biz Müslümanlar ibadetlerimizi  bu takvime göre yaparız. Farz olan orucumuzu hicri takvimin Ramazan ayında tutarız.Hac ibadetimizi Zilhicce ayının 9. ve10 günlerinde Mekke’de yerine getiririz.Zekatımızı bu yılı ölçü alarak hesaplarız.Mübarek  üç aylar dediğimiz Recep,Şaban ve Ramazan ayları yine Hicri takvimin aylarıdır.Kandillerimiz bu ayların belirli günleri içerisindedirler.Dolayısıyla her Müslüman hicri takvimi mutlaka bilmeli, günlerini ve aylarını takip etmelidir.

       Aslında takvimler bizlere yolcu olduğumuzu gösteriyor.Kopardığımız her takvim yaprağı ömrümüzden kopan ve bir daha yaşanması mümkün olmayan kayıp günümüzdür.Geçen zamanı geri getirmek asla mümkün değildir.

    Hicri takvime girerken bu arada hicreti de anlamaya çalışmalıyız.

-Hicret, seni anlamayan yerden seni anlayan yere gitmektir.

-Hicret, faydalı olamadığın yerden faydalı olabildiğin yere gitmektir.

-Hicret, şeytan ve nefsin esaretinden kurtulup Allah’a dönmektir.

-Hicret, günahlardan uzaklaşmaktır.

-Maddeden sıyrılıp manayı yakalamaktır.(Liradan Lillah’a gidebilmektir)

-Hicret cahillikten ilme(bilgiye) geçmektir,

-Hicret,malayani hayattan sorumluluk bilincine ulaşmaktır.

 UNUTMAYIN. Hicret bir kaçış değildir.Daha güçlü gelmek için kısa bir süreliğine ayrılmaktır.