20. yüzyıl başlarında son demlerini yaşayan Osmanlı Devleti’nde birkaç telsiz radyo denemesi olsa da bu münferit girişimleri tarihimizdeki radyo yayıncılığının başlangıcı olarak görmek zordur. Bizde gerçek anlamda radyonun kitlesel yayına başlaması Cumhuriyetin ilanından sonradır. İlk olarak 6 Mayıs 1927’de İstanbul’da; aynı yılın sonlarına doğru ise Ankara’da radyo yayınının başlaması bizde devletin öncülüğünde gerçekleştirilen kitle iletişim inkılabı türünden bir olaydır.

Bizde radyo, 1927 – 1968 arasındaki kırk küsur yıl boyunca rakipsiz bir araç olarak gelişmiştir. 1968’de devlet televizyonculuğunun (TRT) yayına başlaması radyonun popülaritesini kademeli olarak düşürmüştür. Her şeye rağmen yine de radyo değişen ve dönüşen zamana karşı günümüze kadar varlığını devam ettirmiştir. Bizde radyo yayıncılığının yüzüncü yılına epeyce yaklaştığımız bugünlerde radyo geçmişin dünyasını anlamamızı sağlayan zengin bir arşiv bırakmıştır.

Radyonun İstanbul ve Ankara’dan sonra giderek bütün memleket sathına yayılması; yeni telsiz istasyonlar kurulması 1930’ların sonunu buldu. Bilhassa 1939 – 1945 arası; bir başka deyişle II. Dünya Harbi yıllarında radyo Türk insanının gözü kulağı, dışarıya açılan yegâne penceresi oldu. Radyoyu daha çok tanıtmak amacıyla 1936’da: “Radyo Programı” adıyla haftalık bir mecmua çıkarıldı. Bu mecmuada adından da anlaşılacağı üzere en başta radyo programları tanıtılıyordu. Batı sanat ve müzik anlayışının Türkiye’de tanıtılması da bu fazlasıyla alafranga mecmuanın misyonuydu.

Bizim bu yazımızda üzerinde duracağımız asıl dönem 1940 – 46 arası dönemdir. Bu dönemde radyonun Bursa’ya; Bursalılara ve özel olarak Bursalı karikatür dehâsı Cemal Nadir’e olan ilgisini ortaya koymaya çalışacağız. II. Dünya Savaşı’nın en yoğun zamanında 1941 yılı sonunda yayına başlayan aylık Radyo Mecmuası yazımızda kullanacağımız asıl kaynaktır.

Radyo Mecmuası, Başvekâlet Matbuat Umum Müdürlüğü Memleket Masası Müşavirliği tarafından her ayın on beşinde çıkarılan resmî bir dergidir. Ankara merkezli bu resmî süreli yayın kendisini: “En ziyâde radyo tekniğinden ve radyo neşriyatından bahseder” cümlesiyle tanımlamıştır. Mecmua, 1945 Ocak’tan itibaren her ayın birinde çıkmaya başladı. Dopdolu ve daha önce hiç olmadığı kadar yerel, milli kültür ağırlıklı içeriğiyle dikkat çeken dergi, sanat ve iletişim tarihimiz üzerinde çalışacak araştırmacılara zengin malzemeler sunabilecek bir yayındır.

Mecmuanın 15.01.1942 tarihli 2. sayısında Türkiye’nin radyo abone sayılarının istatistiği verilmiştir. Buna göre bütün Türkiye’de Ekim 1941 tarihi itibariyle toplam 97 bin radyo abonesi vardır. Bursa 3289 radyo abonesiyle İstanbul, Ankara ve İzmir’den sonra 4. sıradadır. İstanbul 36628; Ankara 12309; İzmir 6425 radyo abonesi vardır. Bu dönemde radyo sayısı 100’ün altında olan yaklaşık on tane ilimiz vardır. O dönemin yoksul Türkiye’sinde radyonun ne denli ulaşılması zor, büyük lüks olduğunu bu mütevazı rakamlar ortaya koymaktadır.

Radyoda Bursa konusunu daha fazla açabilmek, detaylandırabilmek için mecmuanın bilhassa 11. sayısından yararlanmalıyız. 15 Ekim 1942 tarihli bu sayının 22. sayfası Bursa’ya ayrılmıştır: “Bursa’da Radyo ne âlemde?” başlıklı sorunun altında ayrıntılı bilgiler verilmiştir. Cumhuriyetin 19. yıldönümü olan 1942 Ekim’de Bursa vilayetinde 2892 radyo mevcuttur. Radyoların 1951 tanesi il merkezinde; diğerleri ise ilçe ve köylerde bulunmaktadır. Mesela Gemlik’te 172; Mustafakemalpaşa’da 123; İnegöl’de 112; Mudanya’da 93; Yenişehir’de 59; Karacabey’de 52; İznik’te 18; Orhangazi’de 16 ve Orhaneli’nde 15 radyo bulunuyordu. Ayrıca köylerdeki tek tük radyo sayılarını da eklediğimizde en başta verdiğimiz toplam sayıya ulaşılmaktadır.

Kaynak mecmuamızın adı geçen sayısında Bursa’daki radyo sahiplerinin tahsil dereceleri hakkında da malumat verilmiştir. Bursa merkezdeki radyo sahiplerinin 422’si yüksek tahsillidir. Buna karşılık 474’ü ilkokul mezunudur ki bunlar sayıca en fazla kesimdir. Bundan sonra sırasıyla Bursa ilçelerindeki radyo sahiplerinin öğrenim durumlarına ilişkin rakamlar sıralanmıştır. Bütün vilayetin toplamına baktığımızda ise Radyolu ilkokul mezunu sayısı 769; Orta mezunu 748; Lise mezunu 207; meslek okul mezunu 160 ve yüksek tahsilli 559 kişi radyolu şanslı, zengin kişilerdir. Ayrıca 424 radyo sahibinin de herhangi bir tahsili yoktur ve tahsil durumu tespit edilememiş kişi sayısı 37’dir.

Bursa’da radyo sahiplerinin meslek durumlarına ilişkin bilgiler de mevcuttur. En çok radyo sahibi olan meslek kesimi tüccarlardır. Bunu nakliyeciler, sanayiciler, serbest meslek ve ziraatçılar takip etmektedirler. Belli başlı bir meslek tutmamış ama radyo alabilmiş 350 kadar kişi de mevcuttur Bursa’da.

Mecmuanın ilgili sayısında sadece radyo sahiplerinin detaylı bir analizi yer almıyor. Ayrıca genel olarak Bursa’da radyo dinleyici kitlesi hakkında da bir takım rakamsal tespitlere yer verilmiştir. Bütün Bursa vilayetinde radyo dinleyen on beş yaş üstü kişi sayısı sekiz bini Bursa merkezden olmak üzere 11387 olarak verilmiştir. Devamında dinleyici sayısının ilçeler ve köylerdeki sayıları belirtilmiştir. Peki, kaynağımız mecmua bütün bu bilgileri nereden almıştır? Sorusunun cevabı: İstatistik Umum Müdürlüğü’dür. Böylece biz, güvenilir, resmî bir kurum sayesinde Bursa’mızın radyo rakamlarını Radyo Mecmuası’ndan öğrenip aktarabiliyoruz.

İlerleyen zaman ve geçen yıllar içerisinde Bursa’nın radyo durumunda değişmeler olmuştur. Örneğin, yukarıda verdiğimiz rakamlardan yaklaşık üç yıl sonra, 1945 yılı Mayıs’ında, Türkiye ve Bursa’nın radyoluluk durumunu şöyle belirtebiliriz: Bursa’da radyo sayısı altı bine yaklaşmıştır (5993). İstanbul 61 bini geçmiştir; Ankara ise 20 bine yaklaşmış (19352). Eskişehir’de ciddi bir radyo artışı vardır. 5144 sayıyla Bursa’ya yaklaşmıştır (Radyo Mecmuası, S.47, s.5, 01.11.1945). En son olarak, Bursa’da radyo sayısına ilişkin vereceğimiz rakam 1947 yılının Şubat ve Mart aylarına aittir ve şöyledir: Şubat’ta 6692 radyomuz varken, bir ay içinde 69 yeni radyo alınmasıyla 6761’e yükselmiştir. Demek ki Bursalılar o dönemlerde her geçen ay içinde aşağı yukarı 60 – 70 arası yeni radyo alabilmekteydiler.

DR.SALİH EROL